Çocuk İşçi Cinayetleri MESEM programıyla artıyor

Türkiye’de çocuk işçi cinayetlerine dair korkunç bir gerçekle yüzleşiyoruz. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin ağustos ayı işçi cinayetleri raporuna göre, 10 çocuk işçi çalışırken yaşamını yitirdi. Bu trajik olaylar, çocuk işçilerin yaşadığı zorlu koşulları ve iş sağlığı güvenliği eksikliklerini bir kez daha gündeme getiriyor.

MESEM (Mesleki Eğitim Merkezi) programı, bu sorunun önemli bir parçası haline gelmiştir. Program, iddialara göre akademik geleceği olmayan ortaokulu bitiren çocuklara meslek edindirme amacı taşıyor. Ancak bu program, çocuk işçiliğinin yasal bir statü kazanmasına ve ucuz iş gücü olarak kullanılmasına zemin hazırlıyor.

Milli Eğitim Bakanlığının resmi sitesinde, 1 milyon 324 bin 840 öğrencinin bu program çerçevesinde kayıtlı olduğu belirtiliyor. Ancak bu kadar büyük bir sayının sadece çocuk yoksulluğuyla açıklanması zor. 2017 yılında 6 milyon 893 bin olan yoksul çocuk sayısı yüzde 8 artarak, 2021 yılında 7 milyon 436 bine ulaştı.

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü verilerine göre, 2023 yılında Türkiye’de, 100 çocuktan 22’si yoksulluk içinde büyüyor. Türkiye’deki yoksulluk oranı yüzde 15 iken çocuklardaki yoksulluk oranı yüzde 22.4. Bu, her ailede bir çocuğun yoksul oluşunun ailenin diğer fertlerinin de yoksul olduğu anlamına geldiği anlamına gelmektedir.

Türk-İş, ağustos ayında açlık sınırının bir önceki aya göre 540 lira artarak 12 bin 198 liraya yükseldiğini açıkladı. Yoksulluk sınırının ise 1759 liralık artışla 39 bin 733 lira olduğunu hesapladı. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu araştırmasına göre ise dört kişilik bir ailenin açlık sınırı ağustosta bir önceki aya göre 981 lira daha artarak 13 bin 701 liraya yükseldi. Aynı ailenin yoksulluk sınırı da 4 bin 289 liralık artışla 38 bin 273 lira olarak gerçekleşti.

Ağustos ayında bir inşaatta çalışan 17 yaşındaki Çocuk İşçi Yiğit Zamanis, AKP’li Güngören Belediyesi’nin Tozkoparan’da gerçekleştirdiği kentsel dönüşüm projesi kapsamında devam eden inşaatta vinçten kafasına malzeme düşmesi sonucu ilk iş gününde hayatını kaybetti. Zamanis’in sigortasının olmadığı öğrenilirken, çalışma arkadaşlarının “Rüzgarlı alanda vinçleri kaldırmayalım” uyarısının dikkate alınmadığı ve işçilerin kullandığı baretlerin de kalite standartlarına uygun olmadığını belirtildi.

İSİG Meclisi’nin ağustos ayı işçi cinayetleri raporuna göre 10 çocuk işçi çalışırken yaşamını yitirdi. Bu, çocuk işçilerin yaşadığı tehlikeli koşulları ve iş sağlığı güvenliği ihlallerini vurguluyor.

MESEM programı, çocuk işçiliği sorununu daha da karmaşık hale getiriyor. Dört yıl boyunca 1 milyondan fazla çocuk üretim sürecinin bir parçası haline getirildi ve Türkiye’de çocuk işçiliği sorunu hala devam ediyor. Bu sorunu çözmek için toplumsal farkındalığı artırmak, yasal düzenlemeleri güçlendirmek ve çocuk işçileri korumak için etkili önlemler almak gerekiyor. Çocukların geleceği ve güvenliği için bu soruna acilen müdahale edilmelidir.

NHY/ Evrensel