CHP’nin Olağanüstü Kurultayı İçin Mahkemeden Onay

Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) yaklaşan olağanüstü kurultay süreciyle ilgili yargıdan kritik bir karar çıktı. Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı kurultay delegelerinin, 6 Nisan 2025’te gerçekleştirilecek olan 21. Olağanüstü Kurultay kararının iptali için açtıkları davada mahkeme, yürütmenin durdurulması talebini reddetti.

Mahkemeden CHP’ye Onay

Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ara kararda, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in aldığı olağanüstü kurultay kararının yürürlüğünü durdurmaya yönelik ihtiyati tedbir talebinin hukuken geçerli olmadığı ifade edildi. Mahkeme, yalnızca doğrudan uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini, bir siyasi parti yönetiminin genel kurul iptaline ilişkin ihtiyati tedbire konu edilemeyeceğini vurguladı.

Mahkeme kararında ayrıca, tüzel kişilik faaliyetlerinin ancak gerçekleşmesinden sonra dava konusu edilebileceği belirtilerek, davacıların iddialarını ispat edecek yeterli delil sunamadıkları ifade edildi. Sonuç olarak, mahkeme, CHP’nin olağanüstü kurultay kararının yürürlüğünü durdurma talebini reddetti.

Özgür Özel: “Kayyum Girişimlerinin Önünü Kestik”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, mahkeme kararının ardından yaptığı açıklamada, 6 Nisan’da gerçekleştirilecek olağanüstü kurultay kararının partinin iradesinin tazelenmesi açısından kritik bir adım olduğunu belirtti.

Özel, Saraçhane’de yaptığı konuşmada, “6 Nisan günü ben CHP’nin Genel Başkanı olarak delegelerimize 5 Kasım 2023 günü verdikleri yetkiye tekrar talibim. Onların CHP’nin iradesini tazelemesine aracılık edeceğim. Partiyi olağanüstü kurultaya götürüyorum ve cumhurbaşkanı ön seçimini engellemeye çalışan kötücül hamlelere ‘haydi işinize’ diyerek yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Özel’in, olağanüstü kurultay kararını, parti içi muhalefetin ve dış etkenlerin parti yönetimine yönelik olası müdahalelerini engellemek amacıyla aldığı değerlendirmesi yapılırken, mahkemenin verdiği karar, CHP içindeki mevcut yönetimin elini güçlendiren bir gelişme olarak yorumlandı.