back to top
Facebook Flipboard Instagram Linkedin Telegram Twitter WhatsApp Youtube
  • Nokta
  • Haber
  • Yorum
  • Forum
  • Yaşam
  • Kültür ve Sanat
  • Yazarlar
Ara
24 Mayıs 2025 , Cumartesi
  • İletişim
  • Künye
Facebook Flipboard Instagram Linkedin Telegram Twitter WhatsApp Youtube
Giriş Yap
Hoşgeldiniz! Hesabınızda oturum açın.
Parolanızı mı unuttunuz? yardım almak
Şifre kurtarma
Şifrenizi Kurtarın
Email adresine yeni bir şifre gönderilecek.
Nokta Haber Yorum Nokta Haber Yorum
Nokta Haber Yorum Nokta Haber Yorum
  • Nokta
  • Haber
  • Yorum
  • Forum
  • Yaşam
  • Kültür ve Sanat
  • Yazarlar
Ana Sayfa Yorum Bir Efsanenin Çöküşü: Yüzde 30’luk Masalın Ardından
  • Yorum

Bir Efsanenin Çöküşü: Yüzde 30’luk Masalın Ardından

Hasan KAYA
-
19 Nisan 2025
Facebook
Twitter
Linkedin
Flip
WhatsApp
Telegram
Copy URL

    Bazı masallar vardır; anlatanı bilinmez, dinleyeni çoktur. Dilden dile aktarılır, zamanla gerçekmiş gibi kabul edilir. Türkiye’nin “yüzde 70 muhafazakâr” olduğu, bu nedenle solun, sosyal demokrasinin bu topraklarda iktidar olamayacağı söylencesi de işte böyle bir masaldır.

    Bu söylem, yıllardır sokak aralarından meclis kürsülerine, kahve köşelerinden haber masalarına kadar yaygınlaştırıldı. “Bu halk sağcıdır” dediler, “sol bu topraklara yabancıdır” dediler. Halkın ekmek kavgası, adalet arayışı, özgürlük talebi görmezden gelindi; yerine soyut bir muhafazakârlık postu giydirildi. Kimse sormadı: Neye göre, kime göre muhafazakâr?

    Ancak hakikat, çoğu zaman sesini geç duyurur. Önyargıların sisini dağıtmak, çoğu kez bir çift sözle değil; sahici bir temasla, insanın derinliğini kavrayarak mümkündür. Türkiye’de solun kitlesel destek bulamamasının nedeni halkın değerleriyle çatışması değil, çoğu zaman halka tepeden bakan, onu “anlamaya” dahi zahmet etmeyen siyasal kibirdir.

    Bugün bu büyük efsanenin çatırdadığına tanıklık ediyoruz. Yozgat’ta binlerce çiftçi, yüzlerce traktörle bir meydanı doldurduğunda, bu efsane biraz daha çöktü. Yüzde 80 oyla seçilmiş bir iktidara sahip bir şehirde, on binler “hak, hukuk, adalet” diye haykırdığında, o eski ezberlerin hükmü kalmadı. Bu halk ne “sağcı” ne “solcu” doğar. Bu halk adalete susamış doğar. Onu kim anlarsa, kalbini ona açar.

    Yıllarca “sol bu ülkeye uymaz” dediler. Oysa mesele solun kendisi değil, solun halkla kurduğu ilişkidir. Onu teknokratik reçetelerle değil, halkın yaşamıyla yoğrulmuş politikalarla anlatabilmektir. Sol, elini halkın nasırına dokundurduğunda, göz hizasında konuştuğunda, halkın vicdanına ses verdiğinde, “iktidar olamaz” denilen coğrafyalarda bile büyük dalgalar yaratabilir.

    Çünkü halk, ne ideolojilerle ne anket oranlarıyla ne de sandık analizleriyle tanımlanabilir. Halk, yaşadığı adaletsizlikle tanımlar kendini. Mazot fiyatıyla, biçilemeyen tarlayla, ödenemeyen kredilerle, el konulan iradesiyle tanımlar. Yozgat’ta traktörün direksiyonu böylesi günlerde sağdan sola doğru kırılmaya başlar…

    Efsaneler kolay yıkılmaz. Hele ki sistemin işine gelen efsaneler, nesiller boyu yaşatılır. “Siz bu halkı tanımazsınız” diyenler, aslında halkla yüzleşmekten korkanlardır. Onlara göre halk, yalnızca seçim günü hatırlanır. Geri kalan 364 gün, unutulmuş bir dosya gibi bir köşede durur.

    Ama halk, kendisini unutanları da, hatırlayanları da bilir. Bugün Anadolu’nun kalbinden yükselen o isyan; sadece ekonomik krizlere, hukuksuzluklara değil, aynı zamanda bu efsaneye de bir başkaldırıdır. Çünkü Yozgatlı çiftçi artık yalnızca traktörüne değil, iradesine de sahip çıkmaktadır.

    Siyasi tarih, halkı küçümseyenlerin değil, halkla yürüyenlerin tarihidir. Bu ülkenin köylüsü, işçisi, gençliği, kadını; ne sandığınız kadar muhafazakâr ne de korktuğunuz kadar sessizdir. Doğru söz, doğru yerde ve doğru ağızdan çıktığında; yüzde 70’lik duvarlar bir anda tuzla buz olur.

    Ve işte o zaman görürüz:
    Türkiye’de solun sorunu, halkla değil; halkı anlayamayan solculukla olmuştur.

    Ama şimdi… şimdi yeni bir ses yükseliyor. Yeni bir hikâye yazılıyor. Ve bu kez masal değil, hakikat konuşuyor.

    Yüzde 30’luk efsane çökerken, halk ayağa kalkmaya hazırlanıyor.

    • About
    • Latest Posts
    Hasan KAYA
    Hasan KAYA
    1959 doğdu, uzun yıllar yurt dışında ağır sanayide işçilik, sendikacılık ve gazetecilik yaptı...
    Hasan KAYA
    Latest posts by Hasan KAYA (see all)
    • Ulusal Devletler ve Etnik Kimlik: Çoğulculuk ve Geçmişin Yeniden Okunması - 14 Mayıs 2025
    • Sultanahmet’te Işığın Gücü: Halkın Direnişi ve İktidarın Karanlığı - 8 Mayıs 2025
    • Bir Efsanenin Çöküşü: Yüzde 30’luk Masalın Ardından - 19 Nisan 2025
    Facebook
    Twitter
    Linkedin
    Flip
    WhatsApp
    Telegram
    Copy URL
      Önceki İçerikCHP’nin Yozgat Mitingi İlklere Sahne Oldu, Binlerce Çiftçi Mitinge Damga Vurdu
      Sonraki İçerikTaksim Barikatları: CHP’nin Filistin Yürüyüşü Engellendi
      Hasan KAYA

      İlgili HaberlerYazarın Diğer İçerikleri

      Kent Planlamasında Sosyologların Rolü: Diyarbakır Örneği

      Bir Hegemonyanın Çözülüşü: PKK’nin Geri Çekilişi ve Yeni Sol Siyasetin İmkânı

      Bir Yeryüzü Biçimi Olarak Beden

      Ulusal Devletler ve Etnik Kimlik: Çoğulculuk ve Geçmişin Yeniden Okunması

      Lozan’ın Tartışılması, Düşünce Özgürlüğü ve Demokratik Kültür Üzerine: Tarihsel Bellek, Siyasal Korkular ve Barış İradesi

      “Bir Milletin Medeniyet Seviyesi, Kadına Verdiği Değerle Ölçülür”*

      Sırrı Abi: İnsanlığın Soluğu

      Sultanahmet’te Işığın Gücü: Halkın Direnişi ve İktidarın Karanlığı

      Osmanlı Tokadı, Siyasi Sembolizm ve Yeni Otoriter Dil: Özgür Özel’e Yönelik Saldırının Faşist Kodları

      KONUKLAR – GÖRÜŞLER

      Avatar photoSevinç DOĞAN
      Otoriter Rejimlerde Mutluluk Propagandası

      YAZARLAR

      avatar for Ahmet Zeki YEŞİLAhmet Zeki YEŞİL
      Müsterihim Moralim Sıfır 
      Avatar photoArslan ÖZDEMİR
      Kent Planlamasında Sosyologların Rolü: Diyarbakır Örneği
      avatar for Hasan BAKİHasan BAKİ
      Bir Hegemonyanın Çözülüşü: PKK’nin Geri Çekilişi ve Yeni Sol Siyasetin İmkânı
      avatar for Ali Rıza GELİRLİAli Rıza GELİRLİ
      Bir Yeryüzü Biçimi Olarak Beden
      avatar for Hasan KAYAHasan KAYA
      Ulusal Devletler ve Etnik Kimlik: Çoğulculuk ve Geçmişin Yeniden Okunması
      avatar for A. Semih İŞEVİA. Semih İŞEVİ
      “Bir Milletin Medeniyet Seviyesi, Kadına Verdiği Değerle Ölçülür”*
      Avatar photoFeride Cihan Göktan
      Huu  Komşi,  Biz Geldik!  Aç Kapıyı!
      Avatar photoMahmut ÜSTÜN
      Faşizm Üzerine Notlar (12)
      Avatar photoÖzgün ÇINAR
      Şu Yönetici Koltuğunda Oturan Bizim Yapay Zekâ Değil mi?
      avatar for Arzu TORUNArzu TORUN
      Halkın Heybesindeki Turp Yozgat

      YENİ EKLENENLER

      Doğurganlığın Düşüşü ve Gerçek Tehdit: Erdoğan Neden Ekonomiyi Görmek İstemiyor?

      İmamoğlu’na Yönelik Sansüre Karşı Yaratıcı Direniş: CHP Gençlik Kolları’nın Kampanyası

      İBB Operasyonunun Kirli Perdesi: “Bilgi Notu” AKP’li Belediyeden Çıktı!

      Özgür Özel Fatih Belediyesini Hedef Gösterdi, Saygı Öztürk Rapor Detaylarını Açıkladı

      Gezi Davası Genişliyor: Menajer Ayşe Barım’a 30 Yıl Hapis İstemi, Sanatçılara...

      Silivri’den İstanbul’a Seslendi: Ekrem İmamoğlu’ndan İBB Çalışanlarına Teşekkür Mesajı

      Ahmet Özer 205 Gün Sonra İlk Kez Hakim Karşısında: Tutukluluğu Devam...

      Afrika Yavaş Yavaş İkiye Bölünüyor

      • Nokta
      • Haber
      • Yorum
      • Forum
      • Yaşam
      • Kültür ve Sanat
      • Yazarlar
      © Nokta Haber Yorum