2022 Avrupa Atık Su Raporu: Türkiye metamfetamin kullanımında ilk beş ülke arasında

29 Mayıs 2023

Metamfetamin, son yıllarda dünyada ve Türkiye’de giderek artan bir uyuşturucu sorunu haline geldi. Bu madde, hem üretimi hem de kullanımı açısından büyük bir tehlike oluşturuyor. Metamfetaminin insan sağlığına ve çevreye verdiği zararlar, Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (EMCDDA) tarafından yayımlanan 2022 Avrupa Atık Su Raporu’nda da ortaya konuldu.

Rapora göre, Avrupa’da atık sularında en fazla metamfetamin izine rastlanan beş ülkeden biri Türkiye oldu. İstanbul ve Adana, Türkiye’de metamfetamin kullanımının en yoğun olduğu şehirler olarak raporda yer aldı. Bu şehirlerdeki atık sularında ayrıca esrar, ketamin, amfetamin, eroin ve ekstazi gibi diğer uyuşturucu maddelerin de kalıntıları tespit edildi.

Metamfetamin kullanımının nedenleri ve sonuçları üzerine araştırmalar yapan uzmanlar, bu maddenin bağımlılık yapıcı, psikolojik ve fizyolojik etkileri olduğunu belirtiyorlar. Metamfetamin, beyindeki dopamin seviyesini artırarak kişide öfori, enerji, uyanıklık ve özgüven duygusu yaratıyor. Ancak bu etkiler geçici olup, yerini depresyon, paranoya, halüsinasyon, kaygı, uyku bozukluğu ve saldırganlık gibi olumsuz durumlara bırakıyor. Metamfetamin ayrıca kalp ritmini, kan basıncını ve vücut ısısını yükselterek ölümcül sonuçlara yol açabiliyor.

Metamfetaminin üretimi de büyük bir risk taşıyor. Bu maddeyi üretmek için kullanılan kimyasallar çok tehlikeli ve patlayıcı olup, yangın, patlama ve zehirlenme gibi olaylara neden olabiliyor. Ayrıca bu kimyasalların atıkları çevreye zarar veriyor ve su kaynaklarını kirletiyor.

Türkiye’de metamfetamin kullanımının ve üretiminin önlenmesi için devlet kurumları ve sivil toplum örgütleri çeşitli çalışmalar yürütüyor. Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı, gümrüklerde, havalimanlarında ve sokaklarda uyuşturucu operasyonları düzenleyerek büyük miktarlarda metamfetamin ele geçiriyor. Sağlık Bakanlığı ise uyuşturucu bağımlılığı tedavisinde yeni yöntemler geliştiriyor ve bağımlılara psikososyal destek sağlıyor. Ayrıca eğitim kurumları, medya organları ve sivil toplum kuruluşları da uyuşturucunun zararları konusunda farkındalık yaratmaya çalışıyor.

Metamfetamin kullanımının Avrupa’da ve Türkiye’de artması, hem bireysel hem de toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu sorunun çözümü için tüm paydaşların işbirliği içinde olması gerekiyor. Uyuşturucuya karşı mücadelede en önemli unsur ise bilinçli bir toplum olmaktır.