Kadın gazeteciler şiddet, gözaltı, dijital sansür ve yargı baskısıyla karşı karşıya kaldı
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), 2025 yılı Mart ayına ilişkin hak ihlali raporunu yayımladı. Rapora göre Türkiye’de gazetecilere yönelik baskılar artarak devam ediyor. Sadece Mart ayında 54 ayrı hak ihlali tespit edildi. Özellikle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü eylemleri ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik operasyonlar sonrasında yaşanan protesto gösterileri sırasında gazetecilere yönelik müdahalelerin yoğunlaştığı kaydedildi.
Fiziksel Şiddet, Gözaltılar ve Ev Baskınları
Rapor, gazetecilerin mesleklerini icra ettikleri sırada hedef haline geldiğini açıkça ortaya koydu. MKG’nin verilerine göre, Mart ayı boyunca altı gazeteci fiziksel saldırıya uğradı. Beş gazeteci gözaltına alındı, bunlardan biri tutuklandı. Üç kadın gazetecinin ise evine polis baskını gerçekleştirildi. Ayrıca dokuz kadın gazeteci kötü muameleye maruz kalırken, altı gazetecinin haber takibi yapması engellendi.
Dernek, bu ihlallerin kadın gazeteciler için mesleğin giderek daha riskli hale geldiğini gösterdiğini belirtti.
Yargı Mekanizması, Gazetecilere Yönelik Baskının Aracı Haline Geldi
MKG raporunda, gazetecilere yönelik baskıların yalnızca fiziksel şiddetle sınırlı olmadığı, yargı yoluyla da sistematik bir şekilde sürdürüldüğü vurgulandı. Mart ayında bir gazeteci hakkında yeni bir soruşturma açıldı; üç gazeteci hakkında dava başlatıldı ve dört gazetecinin yargılanmasına devam edildi. Raporda, bu yargılamaların büyük bölümünün belirsiz ve yoruma açık suçlamalar üzerinden yürütüldüğü ifade edildi.
“Yargı eliyle uygulanan bu baskılar, gazetecilerin hareket alanlarını sınırlamayı ve kamuoyunu bilgilendirme görevlerini engellemeyi amaçlamaktadır” denilen raporda, basın özgürlüğüne yönelik yasal tehditlerin arttığına dikkat çekildi.
Dijital Medyada Sansür ve Erişim Engelleri
Raporda ayrıca, dijital mecralarda uygulanan sansür politikalarına da yer verildi. Mart ayında bir internet sitesinin kapatıldığı, altı dijital medya platformuna erişimin engellendiği bildirildi. Mezopotamya Ajansı’nın Instagram hesabı, Bianet’in X (Twitter) hesabı ve gazeteci Zeynep Ceren Kuray’ın kişisel sosyal medya hesabı kapatılan hesaplar arasında yer aldı.
Bu uygulamalar, dijital alanda ifade özgürlüğüne yönelik müdahalelerin sürdüğünü ve sosyal medyanın da gazetecilere yönelik baskının bir parçası haline geldiğini gösteriyor.
“Baskılar Münferit Değil, Devlet Politikası Haline Geldi”
Raporun en çarpıcı bulgularından biri, gazetecilere yönelik baskının artık tekil olaylar olmaktan çıkıp, süreklilik arz eden bir devlet politikası haline geldiğine dair tespitti. MKG, bu durumu şu ifadelerle değerlendirdi:
“Gazetecilik mesleği, özellikle kadınlar açısından her geçen gün daha da tehlikeli bir alana dönüşmektedir. Mesleğini sürdürdüğü için hedef alınan, cezalandırılan, susturulmaya çalışılan tüm gazetecilerin yanında olduğumuzu ve bu ihlaller karşısında sessiz kalmayacağımızı bir kez daha vurguluyoruz.”
Cezaevlerinde 10 Kadın Gazeteci Bulunuyor
MKG, Mart ayı itibariyle Türkiye’de 10 kadın gazetecinin halen cezaevinde olduğunu bildirdi. Bu isimler şöyle sıralandı:
•Elif Akgül – Gazeteci
•Elif Ersoy – Yürüyüş Dergisi Yazı İşleri Sorumlusu
•Hatice Duman – Atılım Gazetesi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü
• Necla Demir Arvas – Gazeteci
•Özden Kınık – TRT eski çalışanı
•Öznur Değer – JINNEWS Haber Müdürü
•Rahime Karvar – Gazeteci
•Reyhan Hacıoğlu – Yeni Yaşam Gazetesi
•Saime Oğuzhan – Kentim Şişli Gazetesi İmtiyaz Sahibi
•Züleyha Müldür – Etkin Haber Ajansı
Dernek, cezaevlerindeki kadın gazetecilerle dayanışmayı sürdüreceklerini ve bu konudaki hak ihlallerini kamuoyunun gündeminde tutmaya devam edeceklerini belirtti.