KRT TV Direnişi 12. Gününde: Gazeteciler İş Bıraktı, İlk Görüşme Yarın

Kültür Radyo Televizyon (KRT) kanalında çalışan basın emekçileri, gasp edilen haklarını geri almak için başlattıkları iş bırakma eylemini 12. gününde de kararlılıkla sürdürüyor. 28 Mart’tan bu yana maaşları ve üç aylık yemek ücretleri ödenmeyen çalışanlar, “iş görmekten kaçınma hakkı”nı kullanarak, kanal binasında süresiz direniş başlattı.

Bayram süresince de devam eden direniş, Türkiye’de medya sektöründeki güvencesizlik, düşük ücret ve kötü çalışma koşullarına karşı giderek artan tepkinin sembolü haline geldi. KRT TV çalışanları, yalnızca maaşlarını değil, aynı zamanda insanca çalışma koşullarını ve basın emekçilerine yaraşır bir mesleki onuru da talep ettiklerini vurguluyor.

Eylemin 12. gününde DİSK Basın-İş Sendikası, kamuoyuna yaptığı çağrıyla sürecin ciddiyetine dikkat çekerek, yarın (16 Haziran Pazar) saat 14.00’te işveren Fırat Bozfırat ile yapılacak ilk resmi görüşmenin önemine dikkat çekti. Görüşmenin sonucu, direnişin seyri açısından belirleyici olacak.

Basın Emekçileri Açlık ve Adaletsizlikle Yüz Yüze

KRT çalışanları, uzun süredir yaşadıkları hak gasplarının yanı sıra iş yükünün artması, yemek ücretlerinin ödenmemesi ve kötü çalışma koşulları nedeniyle ciddi ekonomik ve psikolojik sorunlarla karşı karşıya kaldı. Herhangi bir sosyal güvenceye dayanmayan iş ortamında, basın emekçilerinin yaşamları doğrudan patronun keyfi kararlarına bağlı hale gelmiş durumda.

Bayram tatilini de kapsayan süreçte eylemi sürdürmeleri, çalışanların kararlılığını ve içinde bulundukları durumun vahametini gözler önüne seriyor. Direnişin mekanı ise yine KRT TV’nin kendi ofisi: Çalışanlar, çalıştıkları kurumun içinde, çalışma koşullarını protesto ediyor.

Basın Emekçilerinden Dayanışma Çağrısı

DİSK Basın-İş, sadece üyelerine değil tüm basın emekçilerine ve kamuoyuna çağrıda bulunarak, KRT TV’deki direnişin desteklenmesini ve işverenle yapılacak görüşmenin yakından takip edilmesini istedi. Sendika, hak mücadelelerinin yalnızca KRT özelinde değil, sektöre yayılan yapısal bir soruna işaret ettiğini belirtti.

Yarın yapılacak görüşmede, işverenin tavrı ve çözüme dönük adımlar atıp atmayacağı merakla bekleniyor. Basın emekçileri ise direnişten geri adım atmaya niyetli olmadıklarını, haklarını alana kadar mücadeleye devam edeceklerini ifade ediyor.

Bu direniş, sadece bir medya kuruluşunda yaşanan bir kriz değil; Türkiye’de basın sektöründe emekçilerin uğradığı sömürü ve değersizleştirmeye karşı yükselen kolektif bir ses olarak dikkat çekiyor.