Koronavirüs salgınının geçici olarak durdurduğu savaşlar ve çatışmalar

180’in üzerinde ülkeye yayılan koronavirüs salgınının bir sonucu daha oldu: Dünya genelinde yıllardır süren bazı savaşlar ve çatışmalar durdu.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, pandemiyle mücadeleye yoğunlaşmak için 23 Mart’ta küresel bir ateşkesin en kısa sürede başlaması çağrısı yaptı:

“Bugün, dünyanın her bir köşesinde hızla yürürlüğe girecek bir küresel ateşkes çağrısı yapıyorum. Silahlı çatışmaları tecrit altına almalı ve hep birlikte hayatlarımız için gerçek savaşa odaklanmalıyız.”

Çağrının ardından bazı silahlı gruplar tek taraflı ateşkes ilan ettiğini duyurdu. Bunların çoğu karşı taraftan da olumlu yanıt aldı ve bir süreliğine de olsa çatışmalar durdu.

Ancak bazı bölgelerde ateşkes ya sadece sözde kaldı ya da çok kısa sürdü.

Bazı çatışma alanlarında da ateşkes ilan edilmese de çatışmaların azaldığı, yönetimlerin ve bölge halkının koronavirüs salgınıyla mücadeleye odaklandığı görülüyor.

Ateşkes ilan edildiği halde süren çatışmalar

Guterres, 3 Nisan’da bir açıklama daha yaparak Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Kolombiya, Libya, Myanmar, Filipinler, Sudan, Güney Sudan, Suriye, Ukrayna ve Yemen’de ateşkes çağrısının olumlu karşılık bulduğunu duyurdu.

Ancak bu ülkelerden bazılarında taraflar, çağrıya olumlu yanıt vermiş gibi dursa da, sahada çatışmalar sürdü.

YEMEN

30 Mart günü, Yemen’de 2015’ten bu yana savaşan Husiler ve Birleşik Arap Emirlikleri ile Suudi Arabistan’ın desteklediği Yemen ordusu, ateşkes anlaşması yaptı.

2015’ten bu yana çeşitli salgın hastalıklar, açlık ve susuzlukla mücadele eden Yemen’de zaman zaman arabulucular tarafından ateşkes görüşmeleri yapılmış, kısa süren anlaşmalar sağlanmıştı. Ancak bu anlaşmalar her seferinde ihlal edildi ve savaş devam etti.

BM Genel Sekreteri Guterres, 25 Mart günü, 5 yıldır süren savaş boyunca en büyük insani krizlerden birinin görüldüğü Yemen için ayrıca bir ateşkes çağrısı yapmıştı.

Bir gün sonra Husiler ve uluslararası alanda tanınan Mansur Hadi hükümetine bağlı ordu ile Husiler, ateşkes konusunda uzlaştı. İki grup, ellerindeki kaynakları ülkede koronavirüsün yayılmaması için kullanacaklarını duyurdu.

Suudi Arabistan da Perşembe günü, ülkede Husilere yönelik askeri operasyonlarına son vereceğini ilan etti.

Ancak 29 Mart günü, Suudi Arabistan yönetimi, hava savunma sistemlerinin, Riyad üzerinde Yemen’den atılan balistik füzeleri durdurduğunu açıkladı. Bir gün sonra Suudi Arabistan ordusu, Husilerin kontrolündeki başkent Sana’da Husi üslerini hedef alan bir operasyon düzenledi.

İran destekli Husi güçler de Suudi Arabistan’daki bir sınır kasabasına füze attı.

Ancak BM’nin Yemen temsilcisi Martin Griffiths, iki tarafla da görüşmelerin sürdüğünü, 24 milyon Yemenlinin insani yardıma ihtiyacı varken çatışmanın daha fazla sürmeyeceğinden ve ateşkese geri dönüleceğinden umutlu olduğunu söyledi.

SURİYE

Suriye’de silahlı muhaliflerin ve Suriye Demokratik Güçleri’nin kontrolündeki bölgelerde iki farklı durum yaşanıyor.

Ülkenin kuzeydoğusu ve doğusunu kontrol eden Suriye Demokratik Güçleri (SDG) 24 Mart’ta bir açıklama yaparak Guterres’in çağrısına olumlu karşıladıklarını, tüm kaynaklarını koronavirüsle mücadelede kullanmak üzere tek taraflı ateşkes ilan ettiklerini duyurdu. Suriye’deki tüm tarafları da ateşkes rejimine geçmeye çağırdı.

Türkiye, desteklediği Suriyeli muhaliflerle birlikte Ekim ayında SDG kontrolündeki bölgeye bir askeri operasyon düzenlemiş, Türkiye sınırındaki Resulayn ve Tel Abyad arasında 30 kilometre derinliğe kadar ilerlemişti. Ardından ateşkes edilse de bu bölgedeki Türk askeri ve Suriyeli muhaliflerle SDG birlikleri arasında zaman zaman küçük çaplı çatışmalar yaşandı. Canlı bomba ve bomba yüklü araçla yapılan saldırılarda onlarca kişi hayatını kaybetti.

SDG liderlerinden İlham Ahmed, 4 Nisan günü verdiği bir röportajda, bölgedeki Suriyeli muhaliflerin ve Türk ordusunun tek taraflı ateşkese olumlu yanıt vermediğini, çatışmaların sürdüğünü söyledi.

Ahmed, bir gün sonra Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne yakın Kurdistan24 televizyonuna verdiği röportajda da, bölgedeki su kaynaklarının ortak kullanımı için Türkiye ile dolaylı görüşmeler yürüttüklerini söyledi. Ancak bu görüşmelere kimin aracı olduğunu söylemedi.

SDG, daha önce Türkiye’yi bölgedeki bir su kaynağını açmamakla suçlamış; Türk diplomatik kaynaklar ise, SDG’nin kontrolündeki barajdan kaynaklı elektrik kesintisi sebebiyle su istasyonunun devre dışı kaldığı açıklamasını yapmıştı.

Muhaliflerin kontrolündeki son bölge olan ve yakın zamana kadar Suriye ordusunun operasyonlarının sürdüğü İdlib’de, koronavirüs salgını bu kadar yayılmadan önce Rusya ve Türkiye arasında 5 Mart’ta imzalanan ateşkes anlaşması yürürlükte.

Ateşkes zaman zaman ihlâl edilse de, devre dışı bırakacak kadar büyük bir olay yaşanmadı. Ancak bölgeye Türkiye ve Suriye ordularından takviyeler sürüyor.

Bölgedeki sağlık imkanlarının çok kısıtlı olması, virüsün burada yayılması durumunda önünün alınamaması endişesini doğuruyor. Dünya Sağlık Örgütü de bu konuda uyarılarda bulunuyor.

Şam’ın kontrolündeki bölgelerde büyük oranda sokağa çıkma yasağı uygulanıyor.

Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü, 2011’de başlayan iç savaşta en az sivil ölümünün bu sene Mart ayında görüldüğünü, ülke genelinde 103 sivilin hayatını kaybettiğini belirtiyor.

LİBYA

Bugüne kadar 19 koronavirüs vakasının bildirildiği, bir kişinin bu sebeple hayatını kaybettiği Libya’da, çatışmalar tüm hızıyla devam ediyor.

Aslında Guterres’in çağrısından birkaç gün önce taraflar, pandemiyle mücadele için karşılıklı ateşkes ilan etmişti. Ancak bu durum 24 saat geçmeden bozuldu ve çatışmalar yeniden hız kazandı.

Nisan 2019’da başkent Trablus’a yönelik operasyon başlatan ve şehre güneyden yaklaşan General Halife Hafter’e bağlı birlikler, ateşkes çağrılarına rağmen ilerleyişini sürdürdü.

Ülkede BM’nin meşru kabul ettiği Trablus hükümetine bağlı ordu ile Hafter arasında ateşkes sağlanması için Avrupa ülkeleri Türkiye ve Rusya’nın öncülüğünde toplantılar yapılmış, ancak Hafter’in ateşkese yanaşmaması sebebiyle bu görüşmeler başarısız olmuştu.

Şimdi Avrupa ülkeleri büyük oranda koronavirüs salgınına odaklanmış durumda. Taraflar, bu ortamda olabildiği kadar çok ilerlemeye çalışıyor.

Trablus, geçen yılın nisan ayından bu yana en yoğun bombardımanı, 26 Mart akşamı gördü. Hafter’e bağlı birlikler, 27 Mart’ta bir açıklama yaparak Trablus’un güneyinde bazı kasabaları ele geçirdiğini duyurdu.

Trablus hükümetine bağlı birliklerin 25 Mart’ta başlattığı karşı harekâta, Türkiye de, insansız hava araçlarıyla destek verdi. Hafter’e bağlı birlikler, bu süreçte Türkiye’nin 100’ün üzerinde Suriyeli savaşçıyı Libya’ya götürdüğünü iddia ediyor.

Ardından iki taraf da “savaşa insani ara verme” kararı aldığını duyursa da, 30 Mart Pazartesi günü çatışmalar yeniden başladı.

Özellikle Nisan ayının ilk günlerinden bu yana, Trablus’un güneyindeki çatışmalar yoğun olarak devam ediyor.

Rusya Dışişleri Bakanlığı, 25 Mart’ta yazılı bir açıklama yaparak, Guterres’in çağrısına yanıt verilmesi gerektiğini, Afganistan, Irak, Yemen, Suriye, Libya ve Gazze şeridinin özellikle kaygı verici olduğunu belirtmişti.

Trablus hükümetine bağlı güçler, Hafter’in elindeki Rus yapımı 3 uçağı düşürdüklerini duyurdu.

Yürürlüğe giren ve devam eden ateşkesler

SUDAN

Sudan’da pandemi öncesinde barış görüşmeleri sebebiyle ilan edilmiş olan ateşkesin süresi uzatıldı.

Ülkede Nisan 2019’da gerçekleşen darbenin ardından kurulan bağımsız konseyin lideri General Abdülfettah Burhan,16 Ekim’de, ülkede ordunun savaştığı tüm gruplara karşı tek taraflı ateşkes ilan ederek “ülkede barış için yapıcı bir ortam sağlayacaklarını” açıklamıştı.

Sudan’da ülkenin kuzeyinde bir bölgeyi kontrol eden Halkın Özgürleşme Hareketi – Kuzey Grubu da (SPLM-N) 2019 sonundan bu yana süren barış görüşmeleri sebebiyle iki bölgede 1 Nisan’a kadar “çatışmasızlık” ilan etmişti.

SPLM-N lideri Abdülaziz El Hulu, 31 Mart’ta bir açıklama yaparak hem barış görüşmeleri devam ederken bir iyi niyet göstergesi olarak hem de koronavirüs salgınına odaklanabilmek için, çatışmasızlık ilanının artık kendi kontrollerindeki tüm bölgeleri kapsayacağını söyledi. Süresini de 30 Haziran’a kadar uzattı.

KOLOMBİYA

Güney Amerika ülkesi Kolombiya’da da Guterres’in çağrısı karşılıksız kalmadı. 31 Mart’ta bir açıklama yapan sol görüşlü Ulusal Özgürlük Ordusu (ELN) 1 Nisan’dan başlayarak bir ay süreyle tek taraflı ateşkes ilan etti.

Silahlı örgüt, Koronavirüs salgını sırasında attıkları bu adımın “insani bir iyi niyet göstergesi” olduğunu söyledi.

Ateşkes ilan edildiğinde ülkede 700’den fazla kişide koronavirüs tespit edilmiş ve 10 kişi hayatını kaybetmişti. 7 Nisan itibarıyla bu sayı bin 579’a çıktı. Can kaybı ise 46’ya yükseldi.

ELN, daha önce durdurulan hükümetle barış görüşmelerine de yeniden başlayabileceklerinin mesajını verdi:

“Koronavirüs yıkımının acısını yaşayan Kolombiya halkına insani bir iyi niyet göstergesi olarak 1-30 Nisan arasında bir aylık tek taraflı ateşkes ilan ediyoruz. Başkan Ivan Duque hükümetinin temsilcileriyle ateşkesin süresinin uzatılmasını konuşmayı talep ediyoruz.”

Örgüt, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 23 Mart’ta yaptığı “küresel ateşkes” çağrısından etkilenerek bu duyuruyu yaptığını belirtti.

ELN, Kolombiya devletine karşı 50 yıldan uzun süredir savaşıyor. 2016’da hükümetle barış anlaşması imzalayan Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri’ne (FARC) göre çok daha küçük bir grup.

FİLİPİNLER

Guterres’in çağrısının karşılık bulduğu ülkelerden biri de Filipinler.

Ayrılıkçı Filipinler Komünist Partisi, ateşkes çağrısından bir gün sonra, silahlı kanadı Yeni Halkın Ordusu’na, “pandemiyle mücadele kapsamında operasyonlarını durdurma çağrısı” yaptı. Ateşkes, 15 Nisan’a kadar geçerli olacak.

Bundan birkaç gün önce Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte de ülkedeki tüm örgütlere karşı tek taraflı ateşkes ilan etmişti.

Yeni Halkın Ordusu’na karşı 50 yıldan uzun zamandır süren savaşta 43 binden fazla insanın hayatını kaybettiği tahmin ediliyor.

Ülkenin kuzeyinde, yaklaşık 50 milyon insanın yaşadığı bölgede aktif olan örgüt, uzun zamandır askıya alınmış olan barış görüşmelerinin de bu sayede yeniden başlayabileceğinin mesajını verdi.

MYANMAR

2015’ten beri farklı grupların orduya karşı savaş yürüttüğü Myanmar’da da kırılgan bir ateşkes sürüyor.

1 Nisan günü ülkede, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 18 Büyükelçilik bir araya gelerek, hem ülkenin ordusuna hem de silahlı gruplara, koronavirüsle mücadeleye odaklanma ve çatışmalara son verme çağrısı yaptı.

Büyükelçilerin imzası bulunan çağrıda, özellikle ülkenin batısındaki Rohingya’da 130 bine yakın insanın evlerinden kaçmak zorunda kaldığı çatışmalara vurgu yapıldı.

Aynı gün ülkenin kuzeydoğusunda aktif olan farklı silahlı grupların bir araya gelerek oluşturduğu “Kardeşlik Birliği” (AA), bir açıklama yaparak 30 Nisan’a kadar ateşkes ilan ettiğini duyurdu.

Hükümet, 23 Mart’ta AA’yı “terör örgütü” olarak kabul ettiğini ilan etmişti. Ateşkes açıklamasını yapan AA liderleriyle röportaj yapan gazeteciler için, “Terörle Mücadele Kanunu” kapsamında soruşturma açıldı.

Devam eden çatışmalar

KAMERUN

Guterres’in çağrısının ardından Kamerun’un batısında hükümet güçlerine karşı 3 yıldır savaşan Ambazonia Konseyi’ne bağlı birlikler, 27 Mart’ta bir açıklama yaparak ateşkes çağrısına olumlu yanıt vermeyeceklerini duyurdu:

“Covid-19 salgını sebebiyle Ambazonia bağımsızlık savaşında tek taraflı ateşkes ilan etmeyeceğiz. Tek taraflı olarak böyle bir adım atarsak Kamerun bizim elimizdeki tüm kasaba ve köylere engelsiz olarak ulaşabilir.”

Ancak bu açıklamadan hemen sonra, grubun ülke dışındaki yetkilileri, koronavirüsten etkilenen kişilerin sağlık hizmetlerine ulaşabilmesi ve virüsün yayılmasının engellenmesi için insani koridorlar açılabileceğini duyurdu.

Bu açıklamalar kısa bir süre için ateşkes ümidi doğursa da, 31 Mart’ta hükümete bağlı birlikler, kuzeybatı bölgesinde Ambazonia Konseyi’nden olduğunu belirttiği iki kişiyi vurarak öldürdü. Bu olay, ateşkes veya insani koridor açılması gibi ihtimallerin tamamen rafa kaldırılmasına yol açtı.

Afrika ülkesi Kamerun’da bugüne kadar 658 vaka görüldüğü ve 9 kişinin koronavirüs sebebiyle öldüğü bildirildi. Kamerun hükümeti, ateşkes çağrılarıyla ilgili henüz hiçbir yorum yapmadı.

IRAK

Irak’ta ateşkes edilebilecek, doğrudan iki grup arasında devam eden bir çatışma yok. Ancak İran’ın desteklediği milisler ve ABD ordusu arasında doğrudan çatışma şeklini almasa da süren gerilim, koronavirüs salgınına rağmen sürüyor.

İran’ın desteğiyle ABD üslerine yapılan saldırılar sonucu senenin başında bazı üsler boşaltılmış; Pentagon, ülkedeki Amerikan askerlerinin sayısının azaltıldığını açıklamıştı. Ancak Mart ayı boyunca Irak’ta konuşlandırılan Amerikan askerlerinin sayısı yeniden arttı. İran destekli milislerin bu askerlerin görevlendirildiği üslere yönelik füze saldırıları yapması ihtimali olduğunu belirten Washington, Patriot füzelerini aktif hale getireceğini duyurdu.

AFGANİSTAN

Afganistan’da bir süredir Taliban’la ABD arasında süren görüşmeler sebebiyle, çatışmaların ve saldırıların yoğunluğu azalmıştı.

Taliban, ateşkes anlaşması imzalanmadığı sürece yapacakları hiçbir saldırının görüşmeleri zedelemeyeceğini, ancak iyi niyet göstergesi olarak Amerikan ve Afgan askerlerine yönelik saldırılarını azalttıklarını açıkladı.

SOMALİ

Somali’de on yıllardır ordu birliklerine ve sivil halka karşı savaşan El Kaide bağlantılı EşŞebab örgütü, 28 Mart’ta Guterres’in çağrısına uymayacağını ve savaşmayı sürdüreceğini açıkladı.

BM Genel Sekreteri’nin bölgesel düzeyde yanıt bulan çağrısı için henüz uluslararası toplum ortak bir adım atmadı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ya da Genel Kurulu, küresel bir ateşkes ilanı için henüz bir girişimde bulunmadı.