Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun ‘Kaçış planı’ ve ABD’deki TURKEN vakfına 1 milyar TL’lik para aktarımı açıklaması üzerine ‘Burnundan fitil fitil getirmek boynumuzun borcudur’ dedi.
‘BAY KEMAL DİKKAT ET’
-Bay Kemal dikkat et. Zulüm 1453’te başladı dediniz. Senin avanen İstanbul’umuzun başta Kadıköy olmak üzere bütün buralarda duvarlara bunu yazdı. Yalan ve iftira ile millet bahçesi üzerinden bize saldıranlara da verilmiş en güzel cevabı pazar günü orada verdik.
-Dünyanın hiçbir yerinde bir şehre böyle bir yeşil alan kazandırılması projesine karşı çıkacak aklı başında tek bir kişi bulamazsınız. Ülkemizde birileri böyle bir hizmeti dahi siyasi husumet aracı haline getirecek kadar akıllarını kaybetmişlerdir. İşi çevrenin korunmasını savunmak olan pek çok kuruluş var. Bunlar çevrecilik adına bizim yaptığımız her projede karşımıza dikilmişlerdir. Beklerdik ki aynı çevreler Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi projesinde yanımızda olsun.
-Millet bahçesi tartışmalarında bırakın eylemi en küçük ses çıktığını duydunuz mu? Duyamazsınız. Bunların derdi çevre, ağaç değil. Bu ülkede bizden daha samimi çevreci de yoktur. Önümüzdeki yıl fethin 570. yıldönümü törenlerini Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin tamamlanan kısımları üzerinde yaparak bu kifayetsiz muhterislere hak ettikleri cevabı bir kez daha vereceğiz.
-Yaptığımız her eser gibi millet bahçesine de çamur atan Kılıçdaroğlu Van’da terör örgütünün ağzıyla konuşarak aklınca Kandil’e selam çakıyor. Van’ı depremden sonra yeniden inşa ettiğimizden haberi yok. Sen oraya kaç kere gittin? Bugüne kadar biz Van’a takribi olarak en az 35 milyar harcama yaptık. Kağıthane’ye Kağıttepe dediği gibi buraya da başka bir şey söyler. Haritadaki yerini bile gösteremez. Bay Kemal siyaset fukarası. Anlamaz bu işlerden.
-Kendi belediye başkanlarının güya hizmetlerini anlatırken öyle rakamlar veriyor ki toplamı bizim bir ilçe belediyemizin toplamına yaptıklarına denk gelmiyor. Kimseyi ayrım yapmadan veriyoruz dediği sosyal desteklerin toplamı bizim bir ilçe seviyesine çıkamıyor.
‘BU ZAT OMURGASIZ, BU ZAT PROJE, BU ZAT APARAT’
-Milletin parasını çalan hırsızdır. Hırsızın sırtını sıvazlayan ise daha büyük hırsızdır. Kılıçdaroğlu CHP’li belediyelerdeki yolsuzluk operasyonlarına karşı çıkarak safını belli etmiştir. Van’ı överken bu şehri İranlılar için nasıl cazip hale getireceğini anlatan da Kılıçdaroğlu, ülkemize gelen yatırımcıları en aşağılık şekilde tehdit eden de yine Kılıçdaroğlu. Neden biliyor musunuz çünkü bu zat yalancı. Çünkü bu zat omurgasız. Çünkü bu zat bir proje. Çünkü bu zat bir aparat. Bu zatın partisinin başına kaset komplosuyla geçirildiği günden beri Türkiye’nin milli çıkarlarına karşı sinsi bir savaş vermek dışında bir iş yaptığını gördünüz mü?
-Ne diyorlar; biz gelirsek bu işleri alan müteahhitlere ödeme yapmayacağız. Siz ne cinssiniz? Devlette devamlılık esastır. Söke söke bu ülkede hukuk var. Şakır şakır ödemeye mecbursun. Bu CHP’li diye ödemeyin demedik, şakır şakır ödedik. Bizde böyle bir kin yok.
-Demirtaş’ından Kavalasına ülke ve millet düşmanı teröristleri savunmaktan, Ankara’dan İstanbul’a yürümekten başka çabası var mı? ABD’deki yurt binasını diline dolan kişinin FETÖ’nün, PKK’nın faaliyetlerinden şikayetçi olduğunu görmedik. Kılıçdaroğlu kime hizmet ediyor? Muhammed Ali’nin çiftçiliğine de öğrencilerimizin hizmetine sunarak bu zatı daha da çatlatacağız.
–Bu zatın yaptığı her iftirayı burnundan fitil fitil getirmek de, öteki dünyada yakasına yapışmak da boynumuzun borcu. Bizim ailemizle uğraşanların cemazi evvelini ortaya dökmesini biliriz, bize yakışmaz. ‘Kaçacak’ iddiasından, yurt binasına kadar pek çok meselenin etrafında dönüp durması bir proje olmasındadır.
-Bu tipler omurgasız oldukları için önce senaryoya, sonra kitlenin rengine göre her şeyi söylerler sonra inkar ederler. Sefil halini, ‘Korkudan içeri kaçtılar’ diyecek kadar bu karikatür tip için harcadığımız her nefese acıyoruz. Biz doğruları yüzlerine çarpmayınca daha büyük yalanlara, daha iftiralara sarılan bu hadsizlere ağızlarının payını vermeye katlanıyoruz.
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024
- Akşener, Erdoğan’dan Ne İstedi? - 7 Haziran 2024