Taksim’de sessiz protesto gözaltıyla sonuçlandı; avukatlar “iktidarın korkusunun sembolü” diyor
Gezi Parkı eylemlerinin 12’nci yıl dönümünde Taksim Meydanı’nda gerçekleştirilen “Duran Adam” eylemine katılan 19 genç, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet suçlamasıyla 8 Ekim’de hakim karşısına çıkacak. Gençlerin avukatları, davayı “iktidarın Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’na duyduğu korkunun yargı eliyle yeniden üretilmesi” olarak nitelendiriyor.
Taksim’de Sessiz Protestoya Gözaltı
Olay, 28 Mayıs akşamı Gezi Parkı eylemlerinin 12’nci yıl dönümünde Taksim Meydanı’nda meydana geldi. Bir grup genç, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) önünde “Duran Adam” eylemi gerçekleştirdi. Sessiz ve barışçıl biçimde yapılan eyleme polis ekipleri kısa sürede müdahale etti.
Toplam 21 kişi gözaltına alınırken, bunlardan ikisi çocuktu. Gözaltına alınan çocuklar aynı gece serbest bırakıldı. Diğer 19 kişi ise yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, eyleme katılan 19 genç hakkında “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla dava açtı.
Dava, 8 Ekim Salı günü saat 11.00’de İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
“Taksim ve Gezi’ye Duyulan Derin Korkunun Yansıması”
Davanın sanıklarını temsil eden Avukatın Sesi İnisiyatifi (ASİ) üyesi Kerim Bütün, süreci “iktidarın Gezi Parkı’ndan duyduğu endişenin sürekliliği” olarak değerlendirdi.
Bütün, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“2013 Gezi direnişi sırasında ortaya çıkan ve ‘Duran Adam’ olarak bilinen eylem biçimini Gezi’nin yıl dönümünde yeniden canlandıran gençler, yalnızca durarak sessiz bir protesto gerçekleştirdi. Buna rağmen eylem başladıktan sadece 10 dakika sonra gözaltına alındılar. Şimdi, hiçbir şiddet unsuru içermeyen bu barışçıl eylem nedeniyle yargılanıyorlar.”
Avukat Bütün, davayı “Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’na duyulan derin korkunun somut bir göstergesi” olarak nitelendirerek, demokratik kitle örgütlerine ve yurttaşlara 8 Ekim’deki duruşmaya dayanışma için katılım çağrısı yaptı.
“İfade Özgürlüğüne Tahammülsüzlüğün Davası”
ASİ üyesi Deniz Ertekin ise davayı “ifade özgürlüğüne duyulan tahammülsüzlüğün yansıması” olarak tanımladı. Ertekin, “Gezi eylemlerinin yıl dönümünde yapılan bu sessiz protestoda kimse taşkınlık yapmadı, kimse şiddet uygulamadı. Buna rağmen dakikalar içinde gözaltına alındılar. Şimdi, yalnızca düşündükleri için yargı önüne çıkarılıyorlar. Bu durum, barışçıl protesto hakkına yönelik sistematik bir baskının göstergesidir” dedi.
Ertekin, duruşma günü olan 8 Ekim’de herkesi “demokrasi, ifade özgürlüğü ve dayanışma için mahkeme salonuna omuz omuza” çağırdı.
- NHY/ANKA Haber Ajansı