Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi ikinci sınıf öğrencisi 20 yaşındaki Enes Kara’nın intihar etmesinin yankıları sürüyor.
Kaldığı dini bir cemaate bağlı yurtta yaşadığı sıkıntılar ve ailesinin baskısı nedeniyle yaşamına son veren Kara’nın ölümü sonrası, çeşitli cemaatlerin kontrolünde olan öğrenci yurdu ve evlere yönelik tepkiler gelmeye devam ediyor.
Baba Kara şikayetçi olmadı
Enes Kara’nın babası Mehmet Kara, TELE 1’den Fırat Yeşilçınar’a konuşarak yaşananları anlattı. Kendisinin 25 yıldır cemaat içerisinde olduğunu söyleyen baba Mehmet Kara şunları söyledi:
“Sürekli telefonla oynuyordu. İçine kapanık birisiydi. Fazla konuşmazdı. Çevresiyle falan da konuşmazdı. Videosunu izledim. Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Talebelerin kaldığı yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurdunda başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum. Bir zararını görmedim. Ben bu cemaatin 25 yıldır içindeyim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu. Sürekli arkadaşlarıyla iletişim halindeydik. Birkaç ay kalır sonra alışır dedim. Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay’a. Biz kimseden şikayetçi değiliz. Olaydan sonra durumunu daha iyi anladık.”
TİP Genel Başkanı Baş: Tarikat, cemaat okul ve yurtları kamulaştırılmalıdır
Hadiseye tepkisini dile getiren Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, tüm tarikat, cemaat okul ve yurtlarının kamulaştırılması gerektiğini dile getirdi. Baş, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Enes Kara’nın, “ailesinin dayatmasıyla kaldığı tarikat yurdunda uğradığı baskı ve geleceksizliğe dayanamadığı için yaşamına son verdiğini” ifade etti. Erkan Baş, “Enes’in hayatını kaybetmesinden hepimiz sorumluyuz. Bizim sorumluluğumuz, engelleyememek. Bunun doğrudan suçlusu ise AK Parti’dir. Hiç kimse bu suçu örtemeyecek. Bu cinayetin sorumlusu dindar ve kindar gençlik hedefleyenlerdir.” ifadelerini kullandı.
Tarkan: Enes Kara’nın durumunda umudunu kaybetmiş çaresiz binlerce genç var
“Enes Kara’nın intihara sürüklenip hayatına son vermesine ne kadar üzüldüğümü anlatamam. Ne yazık ki Enes Kara’nın durumunda olup korku içinde, baskı altında yaşayan, yaşam sevincini ve umudunu kaybetmiş, çaresiz binlerce genç var ülkemizde.” diyen sanatçı Tarkan, Twitter hesabından paylaştığı iletisinde, “Ey analar, babalar! İş işten geçmeden çocuklarınızın duygu ve düşüncelerine hassasiyetle sevgiyle kulak verin, koşulsuzca yanlarında olun. Özgür iradelerine, istek ve seçimlerine saygı duyun. Önceliğimiz onların mutluluğu olmalıdır. Yaşadıkları hayat onların hayatıdır. Çocuklarınız ne sizin malınızdır ne de size aittir. Onlar, biz anne babalar vesilesiyle dünyaya gelmiş özgür ruhlardır. Çocuklarınızın ışığını söndürmek yerine bırakın o ışıkla aydınlatsınlar yüreklerimizi. Unutmayınız ki asli görevimiz çocuklarımız korumak, kollamaktır. Bağnaz ve yobaz zihniyetlerin sömürülerine hizmet ettirmek değildir.” ifadelerini kullandı.
AK Parti Sözcüsü Çelik: Gencecik bir insanın ölümü üzerinden kindar bir dille kavga
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Gencecik bir insanın ölümü üzerinden kindar bir dille kavga, ideolojik hesaplaşma ve ayrışma üretenlerin yaptığı şey asla kabul edilemez ve ahlaki değildir.” ifadesini kullandı. Çelik, “Yüreğimiz yandı. Enes Kara kardeşimizin yakınlarının ve sevenlerinin acısını yürekten paylaşıyoruz. Her ölüm insanı kendi ruhuyla yüzleştirmelidir. Bu büyük imtihandır. Hayatını kaybedenin acısı bizi buna götürmelidir. Ölüm üzerinden bile ayrışma üretenler, ideolojik egolarının kavgasını bir kenara bırakmalıdır.”
İmamoğlu: Çocuklarımızı yıllarca bazı vakıf, dernek, cemaat yurtlarına teslim ettiler
Enes Kara’nın intiharıyla ilgili bir açıklama da İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan geldi. İmamoğlu, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Çocuklarımızı yıllarca bazı vakıf, dernek, cemaat yurtlarına teslim ettiler. İBB tarihinde ilk kez üniversite yurtlarını bu yüzden hizmete açtık. Enes Kara’nın acı kaybına çok üzüldüm. Gençlerimize daha çok destek olacağız, hiçbir genç kendini yalnız ve çaresiz hissetmeyecek.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan: Çok üzgünüm. Başımız sağ olsun
Demokrasi ve Atılım Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da Enes Kara’nın yaşamına son vermesi sonrası açıklamada bulundu. Babacan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bu ülkenin gençleri kendi akılları ve inançları doğrultusunda hareket edebilene dek, onların fikri ve ekonomik bağımsızlıklarını sağlayana dek hiçbirimiz özgür olamayacağız. Çok üzgünüm. Başımız sağ olsun.” ifadelerine yer verdi.
Mansur Yavaş: Tüm kurumlar denetlenmeli
Tüm kurumların denetlenmesi gerektiğini belirten Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu yıl binlerce gencimizi misafir ettik, seneye on binlercesine kucak açacağız ki geleceğimiz karanlıkta hapsolmasın. Evlatlarımızı emanet ettiğimiz tüm kurumlar denetlenmeli, kamu yurt kaynaklarımız artırılmalı ki bir daha Enes’lerimizi kaybetmeyelim. Çok üzgünüm Enes…” açıklamasında bulundu.
Enes Kara’nın arkadaşları cemaat evini ve Enes’i anlattı
Kaldığı cemaat yurdunda yaşadığı sıkıntılar, gelecek kaygısı ve ailesinin baskıları nedeniyle yaşamına son veren Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara’nın arkadaşları, Kara’nın kaldığı cemaat evine ve hayatının son dönemine dair ayrıntıları aktardı.
Gerçek Gündem’de yer alan habere göre, Kara’nın kaldığı yurt aslında bir daire. Mahallede yaşayanlar, bu tür cemaate ait evlerin çok fazla olduğunu ve çok sayıda öğrencinin bu evlerde yaşadığını söylüyor. Sistem ise gizli yürüyor. Evin sahipleri farklı farklı kişiler ancak bu kişiler cemaate üye isimler. Bu kişiler evi satın aldıktan sonra bir hoca evde görevlendiriliyor ve her evde 5-6 öğrenci kalıyor.
Dairenin kapısında Risale-i Nur’dan alıntı
Enes Kara’nın Defne Apartmanı’nda kaldığı ev de bu evlerden biri. Enes, bu evi kendisi dışında 4 kişiyle paylaşıyordu. Diğer dört kişi de öğrenci. Dairenin kapısına Risale-i Nur Mektubatı’ndan bir alıntı asılmış. Mahalleliye göre burası 15 yıldır cemaat evi ve her yaz döneminde kalan öğrenciler değişiyor.
Hilalkent Mahalle Muhtarı Ali Dündar ise Enes Kara’nın üç aydır burada kaldığını söylerken, cemaat evi iddialarına, başka evlerin olduğu iddialarına karşı çıktı, eleştirenleri ise yalancılıkla suçladı: “Bunları iddia edenler yalan söylüyorlar. Burası 40 daireli bir bina. Bir tane vatandaş da öğrencilere kıyak yapmış. Yani bunu yapıp da kötülük mü etmiş? Adam iyi niyetli biri, hayırsever bir vatandaş.” Muhtar Dündar, bu açıklamaların dışında bir şey söylemiyor.
‘Devlet Yurdu çıkmadıysa tek çare Cemaat Yurdu’
Kara’nın bir üst dönemi tıp fakültesi öğrencisi Deniz Dülger ise şehirde cemaat yurtlarının fazla olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Sadece benim kaldığım mahallede bildiğim 4-5 tane yurt var. Cemaate bağlı kız yurdu. Çünkü devlet yurtları kesinlikle yetersiz. Özellikle Erkekler için özel yurt apart neredeyse hiç yok. Elazığ’da devlet yurdu çıkmadıysa tek çare cemaat yurdu diyebilirim.”
‘İntiharı bir süredir düşünüyordu’
Enes’in yakın arkadaşı olduğunu söyleyen ve Enes’in hem intihar notunu hem de videosunu attığı kişilerden Aysima ise sosyal medya paylaşımlarında şunları söyledi: “İslamı sorgulardı ama açıkça inanmadığını söylememişti bana. Ailesi cemaat yurduna yazdırmıştı. Fakat kendisi defalarca istemediğini söylemesine rağmen. Ailesi çok dindar olduğu ve tepkilerinden korktuğu için inanmadığını söylemeye cesaret edememiş.”
İntihar etmek Enes’in aklına yeni gelen bir şey de değildi. Cemaat evinde yaşadığı sıkıntılar, ailesinden gördüğü baskı ve geleceksizlik nedeniyle Enes bir süredir bunu düşünüyordu. Bir arkadaşının onu ikna etmeye çalıştığı, belki başka bir ile gitmesinin kendisi için iyi olacağını söylediği konuşmalar da ortaya çıktı.