Çin nüfusu 60 yıl sonra ilk kez düştü

17 Ocak 2023

Çin’in nüfusu, altmış yıl içinde ilk kez düştü ve bu, ülkedeki nüfus krizinin uyarı zili olarak yorumlanıyor.

Hükümet verileri, Çin nüfusunun 2022’de bir önceki yıla göre 850.000 kişi azalarak 1 milyar 412 milyona düştüğünü gösteriyor.

Bu, Mao Zedong dönemindeki politikaların kitlesel kıtlıklara ve ölümlere yol açtığı 1960’ların başından bu yana ilk düşüşe işaret ediyor.

Çin şimdi dünyanın en kalabalık ülkesi olma konumunu Hindistan’a kaptırma riskiyle karşı karşıya. Bu, yerel büyümenin tökezlediği bir dönemde küresel ekonomik sonuçları doğuracak bir değişiklik olacak.

GSYİH yüzde 3 büyüdü

Pekin, ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasının (GSYH) geçen yıl yüzde 3 büyüdüğünü ve hükümetin yüzde 5,5’lik büyüme hedefinin çok altında olduğunu duyurdu. Kültür Devrimi’nin Mao’nun ölümü sırasında sona erdiği 1976’dan bu yana ekonomik genişlemenin en yavaş temposunu temsil ediyor.

Tüm bunlar, meşruiyetini uzun süredir sağlam bir büyümeye bağlamış olan lider Şi Cinping liderliğindeki iktidardaki Komünist Parti için bir tehdit oluşturuyor.

Onlarca yıldır Çin ekonomisi, silgiden cep telefonlarına kadar her şeyi üreten dünyanın fabrikası haline gelen geniş, ucuz iş gücü sayesinde her yıl katlanarak büyüdü.

Politika yapıcılar, ayrıca nüfusun çok hızlı arttığı endişesiyle bazen zorla kürtajla tek çocuk politikasını uygulamaya koydu.

2016’da Pekin nihayet bebek şapkasını kaldırdı ve kademeli olarak çiftlerin üç çocuğa kadar çocuk sahibi olmasına izin verdi.

Hükümet, daha fazla insan altın yıllarına girerken, doğumların azalması ve ülkenin çalışma çağındaki nüfusunu sıkıştırması sorununu çözmeye çalışıyordu.

Yaşam maliyetinin artması etkiliyor

Ancak uzmanlar, daha fazla kadının kariyerlerine öncelik vermesi ve yaşam maliyetlerinin artması nedeniyle çiftlerin çocuk sahibi olma konusunda daha isteksiz hale gelmesi nedeniyle bunun çok az, çok geç olduğunu söyledi.

Daha yakın zamanlarda, ani Covid kapanmaları, işletmelerin üretimi durdurmaya zorlanmasıyla ekonomiye ağırlık verdi. Okulların aniden kapanması da ailelere yük oldu ve çiftler arasında daha fazla çocuk sahibi olma konusundaki isteksizliğin artmasına katkıda bulundu.

Yerel yönetimler, çocuk bakım masraflarını karşılamanın bir yolu olarak yeni doğan bebekleri olan ailelere sübvansiyonlar sunarak çiftleri çocuk sahibi olmaya teşvik etmek için çalıştı. Ancak Çinlileri doğum yapmaya ikna etmeye yetmedi.

Doğum oranı binde 6,77

Yayımlanan hükümet verileri, ulusal doğum oranının da düşerek her bin kişi için 6,77 doğuma düştüğünü gösterdi. Bu, veri toplamanın başladığı 1949’dan bu yana kaydedilen en düşük oran.

Pekin, yaklaşmakta olan demografik krizin uzun süredir farkındaydı, ancak daha önce nüfusun 2030’a kadar artmaya devam edeceğini tahmin etmişti.

Sorun o kadar hassas ki, Çin devlet medyası uzmanların negatif nüfus artışının düşük doğurganlık oranının “kaçınılmaz sonucu” olduğu uyarısına dikkat çekti.

2021’de Çin, on yılda bir yapılan nüfus sayımı sonuçlarıyla bir nüfus düşüşü kaydettiği ve toplam rakamın 1,4 milyarın altına düştüğü yönündeki medya haberlerini yalanladı. Bazı uzmanlar, hükümetin konuyla ilgili artan siyasi hassasiyet nedeniyle nihai verileri yayınlamış olabileceğini düşünüyor.