Almanya’da çifte vatandaÅŸlıkta son durum ne?

Almanya’da yeni hükümeti kuran Sosyal Demokrat, YeÅŸiller ve Liberal Hür Demokratların uzun koalisyon anlaÅŸması metnindeki maddelerden biri de ülkedeki yabancıların vatandaÅŸlık almalarını kolaylaÅŸtıran düzenlemeler yapılmasıydı.

Buna göre vatandaşlığa geçişler hem hızlandırılacak hem de basitleştirilecekti. Sekiz yıl yerine 5 yılın hatta bazı istisnai entegrasyon durumlarında 3 yılın sonunda vatandaşlık başvurusu yapılabilecekti. Bir diğer önemli değişiklik de çifte vatandaşlığa izin verilmesi olacaktı.

Bu vaatle kurulan koalisyonun kanunu ne zaman parlamentodan geçirmesi bekleniyor?

Kanun ne zaman deÄŸiÅŸecek?

The Local, her üç partideki uzman isimlere ulaşarak bu konunun kesinlik kazanıp kazanmadığı ve yeni kanunun ne zaman hazır olacağı gibi soruları yöneltti.

Üç partinin sözcüleri de net bir takvim vermese de konunun gündemlerinde olduğunu yineledi.

YeÅŸiller partisinin göç ve entegrasyon sözcüsü olan milletvekili Filiz Polat, koalisyondaki diÄŸer partiler gibi bu konunun Federal İçiÅŸleri Bakanı Nancy Faeser’ın ilk büyük projelerinden biri olmasını teÅŸvik etme konusunda hemfikir olduklarını vurguladı.

Polat ülkede hiç de az sayıda olmayan kişinin çok çok uzun süredir çifte vatandaşlık hakkının kabulünü beklediğini belirtti.

Sosyal Demokrat Parti (SDP) Entegrasyon Komisyoneri Dr.Karamba Diaby, iligili bakanlığın vakit kaybetmeden bu konuya eğileceğini belirterek, konunun bu dört yıllık dönemde halledileceğinden emin olduğunu ifade etti.

Özgür Demokrat Parti (FDP) Grup Başkan Yardımcısı Stephan Thomae ise koalisyon anlaşmasının bağlayıcılığını hatırlatarak konunun sözleşmede yer almasının, hayata geçirilmesinin kesin olduğu anlamına geldiğini vurguladı. Thomae parlamento gruplarının bu reformun sümen altı edilmemesini garanti edeceklerini belirtti.

FDP Grup BaÅŸkannı Christian Dürr de Bundestag’da yaptığı ilk konuÅŸmada yeni koalisyonun Almanya’yı göç konusunda daha açık ve modern bir topluma dönüştürme kararlılığına vurgu yaparak karmaşık kanunları ve göçü zorlaÅŸtıran bürokratik engelleri eleÅŸtirmiÅŸti.

Thomae de çifte vatandaşlık hakkının bu vizyonun önemli bir parçası olduğunu belirterek bu sayede çok sayıda kişinin anavatanları ile kişisel ve kültürel bağlarını koruyabileceğini vurguladı.

Polat ve Diabi bu yeni reformun 2000 yılında son SPD/YeÅŸiller koalisyonu tarafından yürürlüğe sokulan ve vatandaÅŸlığı “jus sanguinis” (bir çocuÄŸa vatandaÅŸlığın ebeveynlerinin vatandaÅŸlığı ile geçmesi) kuralından “jus soli” (ülkede doÄŸan herkese vatandaÅŸlık hakkının verilmesi) prensibini getiren kanunun devamı niteliÄŸinde olduÄŸunu belirtti. Bu reform sonrasında iktidara gelen muhafazakarların direnci nedeniyle sürdürülememiÅŸti.

Fakat Polat, toplumun göç ve çeşitliliği destekleyen ilerici bir koalisyona görev vermesinin açık bir mesaj olduğunu belirtti.

Polat bunun sadece göçmenler ve onların çocukları için deÄŸil giderek globalleÅŸen dünyada ihracatçı ve Avrupa BirliÄŸi’nde kilit rolü olan Almanya için de bir avantaj olduÄŸunu vurguladı.

Yeni köklü deÄŸiÅŸiklikler Almanya’da doÄŸan göçmen çocuklarından, misafir işçi programı ile gelen yaÅŸlılara ve üçüncü ülke vatandaÅŸlarına kadar çok sayıda kiÅŸiyi etkileyecek.

Çifte vatandaşlık hakkının AB düzeyinde de tartışıldığını vurgulayan Polat, bunun daha güçlü bir birleşik Avrupa mesajı vereceğini belirtti.

Polat ayrıca misafir işçi statüsüyle uzun yıllar Almanya’ya bulunmuÅŸ kiÅŸilere çifte vatandaÅŸlık hakkının verilmesi bir anlamda ülkeye katkılarının tanınması anlamına geleceÄŸini vurguladı.