Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu’ndan referandum kararı

Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu referandumda “hayır” diyeceklerini belirterek yazılı bir açıklama yaptı. Görüştüğümüz Alevi yöneticiler, ilk kez “Hayır” demediklerini, üyeleri, yöneticileri ve federasyon olarak değişik zamanlarda değişik konularda sistemin toplumun belli bir kesimini ötekileştiren politikalarına hayır dediklerini belirti. Anayasa da yapılmak istenen değişikliklerin ülkedeki demokratik tüm kazanımları yok edeceğinden endişe duyduklarını belirterek yazılı bir açıklama yaptılar…

Açıklama şöyle:

“Alevi toplumu tarihi benzeri kırılma noktalarıyla doludur. Hayır, Kerbela’dan bu yana verilen savaşın adıdır. Zulme, biat kültürüne ve tek adamlığa karşı çıkıştır. Hayır, Pir Sultan’ın Hınzır Paşa’ya cevabıdır. Nesimi’nin yobazlıkla mücadelesidir.  Sadece bu referandumda veya AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana değil, geçmişten günümüze Aleviler, “Hayır”ın en büyük örgütleyicileri olmuşlardır. Ecdatlarımız bu onurlu tavırları nedeniyle tarih sahnesinde birçok kez bedel ödemişlerdir ama asla inançlarını var eden ilkelerinden taviz vermemişlerdir. Duruma göre pozisyon almayıp, katilleri ve cellatları önünde bir kez dahi eğilmemişlerdir. 

“Atalarımız, tarih boyunca zulme HAYIR dediler. Bugün de bizler; esarete karşı, Siyasal İslam’a karşı, çoksesliliği susturan güce karşı, yobazlığın karanlığına karşı, şiddete karşı, bu ülkenin umudu olan aydınlara yapılan baskılara karşı ve sonsuz yetkiye karşı hep bir ağızdan HAYIR diyoruz. Dersim’de, Maraş’ta, Çorum’da ve Gazi’de katledilen canlarımız için, Madımak’ta yakılan aydınlarımız için, Gezi’de yitirdiğimiz gençlerimiz için, meydanlarda yuhalatılan inancımız için, Pir Sultan için, Nesimi için, Muaviye’nin mirası olan tek adamlık zihniyetine dur demek için HAYIR diyoruz.

“Mezhepsel ve etnik farklılıkları siyaset malzemesi olarak kullanan, emperyal güçlerin istekleri doğrultusunda komşularına bile savaş açmaktan çekinmeyen bir anlayıştan barış ve demokrasi beklemek safdillik olur. Türkiye’de kalıcı bir barış ve demokrasi kültürü ancak “halkların kardeşliğini” savunan bir demokrasi cephesiyle tesis edilebilir. Söz konusu Hayır bloğunu, bu demokrasi cephesinin tesis edilmesinde önemli bir şans olarak görüyoruz.

“Mücadelemiz bu referandumla da sınırlı kalmayacaktır. Sandıktan hangi sonuç çıkarsa çıksın, Türkiye; laik, demokratik ve insan haklarına saygılı bir ülke olana dek mücadeleye devam edeceğiz. Halkların kardeşliğinden yana tüm demokrasi güçleriyle birlikte omuz omuza özgür bir ülke yaratana kadar durmayacağız. “