Tiyatrocular İmza Kampanyası Başlattı: Halkımızın yoksullaştırılmasına ve sanatın tasfiye edilmesine izin vermeyeceğiz…

Çok sayıda tiyatrocu, tiyatroların kâr amaçlı özel şirketler olmadığını vurgulayarak, imza kampanyası başlattı. Açıklamada, “Halkımızın yoksullaştırılmasına karşı duracağız. Sanatın tasfiyesine izin vermeyeceğiz. Hayat pahalılığının sanatla halkın arasına bir duvar örmesine karşı mücadele edeceğiz” denildi.

Çok sayıda tiyatro kurumu, sanatçısı ve emekçisi, imza kampanyası başlattı. Kampanyanın ilk imzacıları arasında Şevket Çoruh, Levent Üzümcü, Melis Birkan, Caner Cindoruk, Orhan Aydın, Levent Ülgen, Eren Aysan, Senan Kara, Timur Acar gibi isimler yer aldı.

Diğer tiyatroculara da imza çağrısı yapılan açıklamanın tamamı şöyle:

“BİRİLERİ KRİZİ BİR KEZ DAHA FIRSATA ÇEVİRİYOR”
Halkımız birkaç aylık kısa zaman dilimi içinde, görülmemiş bir biçimde yoksullaştırıldı. Emekçilerin çekilmez hale gelen yaşamı patronlara yüksek kâr olarak dönüyor. Sömüren ve sömürülenin, kamu kaynaklarını yağmalayanlarla toplumsal yaşamdan kovulmak istenenlerin aynı gemide olduğu yalandır! Sanat kurumları ve sanatçılar önce pandemi gerekçesiyle kaderlerine terkedilmişti. Şimdi elektrik gibi temel gereksinimlere getirilen astronomik zamlar bir tasfiye niyetine işaret ediyor. Kâr amaçlı olmaksızın faaliyet sürdüren özel tiyatroların artan maliyetlerin altından kalkması mümkün değildir. Üstelik bu maliyetin önemli parçası, elektrik gibi kalemlerdeki fahiş zamlardan oluşmakta, yani özel şirketlerin kâr hevesinden kaynaklanmaktadır. Birileri krizi bir kez daha fırsata çeviriyor!

SANAT ÜRETİMİ, PARAYA BAĞLI OLMAKTAN KURTARILMALIDIR
Bizler, toplumun temel gereksinimlerinin ticaret konusu olmasını reddediyoruz. Elektriksiz yaşanamaz. Soygun faturaları ödenemediğinde elektrik kesilemez. Ülkenin en büyük holdinglerinden birinin bir tiyatro sahnesini karanlıkta bırakması skandaldır. Çözüm elektrik üretim ve dağıtımının devletleştirilmesi, kâr amaçlı olmaktan çıkarılarak bir kamu hizmeti olarak örgütlenmesi ve zamların geri alınmasıdır. Artan maliyetlerin seyirciye yüklenmesinin sonucu emekçi halkımızla tiyatro arasındaki bağın kesilmesi olacaktır. Oysa sanat da, sağlık, eğitim, beslenme, ulaşım, ısınma, barınma gibi erişilmesi zorunlu, temel gereksinimlerdendir. Sanat üretimi ve halkın sanata kolayca erişebilmesi, paraya bağlı olmaktan kurtarılmalıdır. Bu, kamu yönetiminin temel bir sorumluluğudur.

SANATIN TASFİYESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ
Tiyatromuz kâr amaçlı özel şirketlerin toplamı değildir. Tiyatromuz, kamusal bir işlevi yerine getiren, bir aydınlanma hareketidir. Halkımızın yoksullaştırılmasına karşı duracağız. Sanatın tasfiyesine izin vermeyeceğiz. Hayat pahalılığının sanatla halkın arasına bir duvar örmesine karşı mücadele edeceğiz.” (ANKA)