Dünyada bu yıl için öngörülen yenilenebilir kaynakların halihazırda tüketilerek kapasitenin aşıldığı kaydedildi. Germanwatch, ulaşım ve tarım kaynaklı karbon ayak izine ilişkin önemli uyarılarda bulundu.
Bu yılın başında yayınlanan Küresel Ekolojik Ayak İzi Raporu’na göre, dünya nüfusunun yaşam biçimi, gezegenin yenileyebileceğinden 1,7 kat daha fazla kaynak tüketiyor. Bu da her yıl 29 Temmuz’da ekolojik borç gününe ulaşılması anlamına geliyor. Bu tarihten sonra, insanlar doğanın yenileyebileceğinden daha fazla kaynak kullanmaya ve atık üretmeye devam ediyor.
Germanwatch adlı çevre örgütü, bu durumun acil eylem gerektirdiğini belirtti. Örgütün iklim politikası uzmanı Christoph Bals, “Yenilenebilir kaynaklarımızı tükettiğimiz için, gezegenimizin doğal sistemleri zarar görüyor. Bu da biyolojik çeşitliliğin azalması, kuraklık, seller, orman yangınları ve gıda güvenliği sorunları gibi ciddi sonuçlar doğuruyor” dedi.
Bals, yenilenebilir kaynakların tükenmesinin önlenmesi için, ulaşım ve tarım sektörlerinde de karbon ayak izinin azaltılması gerektiğini vurguladı. “Elektrik üretiminde yenilenebilir enerjiye geçiş başladı ancak yeterli değil. Ulaşım ve tarım sektörlerinde de fosil yakıtlardan kurtulmak ve daha sürdürülebilir pratikler benimsemek zorundayız” diye konuştu.
Germanwatch, hükümetleri ve şirketleri, iklim değişikliğiyle mücadele için daha fazla sorumluluk almaya çağırdı. Örgüt, bu yıl yapılacak Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde (COP26), küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamak için daha iddialı hedefler belirlenmesini istedi.
Rapora göre, Türkiye’nin ekolojik ayak izi de dünya ortalamasının üzerinde. Türkiye’nin kişi başına ekolojik ayak izi 3,9 küresel hektar iken, dünya ortalaması 2,8 küresel hektar. Türkiye’nin biyokapasitesi ise kişi başına 1,4 küresel hektar. Bu da Türkiye’nin kendi kaynaklarını aştığını ve diğer ülkelerin kaynaklarına ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
Germanwatch ise ulaşım ve tarım sektörlerinin karbon ayak izine dikkat çekti. Ulaşım sektörü, küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık %15’ini oluşturuyor. Tarım sektörü ise hem sera gazı salınımına hem de arazi kullanımına katkıda bulunuyor. Germanwatch, bu sektörlerdeki emisyonların azaltılması için politika değişiklikleri ve teknolojik yenilikler çağrısında bulundu.
NHY/ DW
