Göçmenlerin Amerika Birleşik Devletleri’ni bir ev olarak görmesi ve vatandaşlığa kabul süreçleri, Kasım’daki başkanlık seçimlerinde oy kullanma yeterliliği kazanmaları açısından önemli bir ivme kazanıyor. Pew Araştırma Merkezi’nin analizine göre, yaklaşık 24 milyon göçmen, ABD vatandaşlığına kabul edilerek oy kullanma hakkına sahip hale geldi. Bu durum, göçmenlerin sayı olarak artışı ve federal hükümetin vatandaşlık başvurularını daha hızlı işleme almasıyla mümkün oldu.
2022 Amerikan Topluluğu Anketi’ne göre, vatandaşlığa kabul edilen göçmenler, ABD seçmenlerinin yaklaşık %10’unu oluşturuyor. 2012 ile 2022 arasında, bu bireylerin sayısı %32 artarak 23,8 milyona ulaştı. Önemli bir veri olarak, bu göçmenlerin çoğu, yani yaklaşık dörtte üçü, 20 yıldan fazla bir süredir ABD’de yaşıyor. Bu durum, ABD’nin uzun ve karmaşık bir vatandaşlık sürecine sahip olduğunu da gösteriyor.
Eyaletler bazında bakıldığında, vatandaşlığa kabul edilen göçmenlerin en yüksek oranı California, Florida, New York ve Texas’ta bulunuyor. Bu dört eyalet, tüm ABD seçmenlerinin yaklaşık %32’sine ev sahipliği yapıyor. California, 5,6 milyon ile en yüksek sayıda göçmen vatandaşa sahip. Ayrıca, göçmen seçmenlerin yaşadıkları eyaletlerdeki dağılım, 2024 seçimlerinde belirleyici olabilir.
Göçmen kökenli vatandaşlar, özellikle Meksika, Hindistan, Çin, Filipinler ve Vietnam’dan gelmektedir. 2022 itibarıyla, Meksika’dan gelen göçmenler, ABD’deki doğal yolla vatandaşlık kazananların %15’ini oluşturuyor. Bu veriler, dünya genelindeki göçmen dinamiklerini ve gelecekte bu tür oranların artmasını gözler önüne seriyor.
Global Göç Dinamikleri ve Gelecek
Dünya genelinde göçmen kökenli seçmenlerin artışı, pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede benzer dinamiklerin ortaya çıkacağını gösteriyor. Örneğin, 2021 itibarıyla Avrupa’da, toplam nüfusun yaklaşık %10’unu göçmenler oluşturuyor ve bu oran, bazı ülkelerde daha yüksek. Almanya, Fransa ve İtalya gibi ülkelerde göçmenler, sosyal ve politik hayatın önemli bir parçası haline gelmiştir. Avrupa Komisyonu, 2023’teki raporunda, göçmenlerin sayısının artmasının, siyasi eğilimleri ve seçim sonuçlarını etkileyebileceğini belirtmiştir .
Ayrıca, Birleşmiş Milletler’in 2020 verilerine göre, dünya genelinde 281 milyon insan uluslararası göçmen durumundadır ve bu sayının artması beklenmektedir. Bu durum, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde göçmen kökenli vatandaşların oy kullanma oranlarını ve siyasi etki güçlerini artıracaktır . Özellikle, Asya-Pasifik bölgesinde de göç hareketlerinin artması ve yeni nesil göçmenlerin politik süreçlere dahil olması, ülkelerin gelecekteki siyasi dinamiklerini etkileyebilir.
Bu bulgular, dünyadaki göç hareketlerinin ve demografik değişimlerin önemli bir yansımasıdır. Göçmenlerin vatandaşlığa kabulü ve oy verme süreçleri, yalnızca ABD için değil, diğer ülkeler için de benzer sosyal ve siyasi dinamiklerin habercisi olabilir.
- Derin Uzayda Dev Okyanus: Kara Deliğin Etrafındaki Su Rezervi - 26 Aralık 2024
- Asgari Ücrette Tepkiler: Sol Parti ve İşçi Emekçi Birliği Eylemleri - 26 Aralık 2024
- Suriye’de Gerilim Tırmanıyor: Türbe Saldırısı ve Mezhepsel Çatışmalar - 26 Aralık 2024