Madımak Katliamı’nın 31. Yılı: 2 Temmuz 1993’te Neler YaÅŸandı?

2 Temmuz 1993, Türkiye tarihinde kara bir leke olarak hatırlanan bir katliam günüdür. O gün, Pir Sultan Abdal Åženlikleri için Sivas’a gelen aydın ve sanatçılardan 33’ü, kaldıkları Madımak Oteli’nin ateÅŸe verilmesi sonucu yaÅŸamlarını yitirdi. Olayda ayrıca 2 otel çalışanı ve 2 saldırgan da hayatını kaybetti.

Katliamın gerçekleÅŸtiÄŸi tarihte, aydınlar ve sanatçılar 4 günlük ÅŸenlik programına katılmak için Sivas’ta bulunuyorlardı. 1 Temmuz’da ÅŸenliÄŸin açılışında konuÅŸan isimlerden biri de yazar Aziz Nesin’di. Nesin, Behçet Aysan, Metin Altıok, UÄŸur Kaynar, Hasret Gültekin, Nesimi Çimen ve Asım Bezirci gibi birçok ÅŸair, yazar ve sanatçı ÅŸenlikler için kente gelmiÅŸti.

Katliamdan iki gün önce dağıtılan bir bildiri, olayların habercisi gibiydi. Bildiride Aziz Nesin’in baÅŸyazarı olduÄŸu Aydınlık gazetesinde yayımlanan Salman Rüşdi’nin “Åžeytan Ayetleri” kitabına atıfta bulunulmuÅŸ ve Nesin hedef gösterilmiÅŸti.

2 Temmuz günü Cuma namazının ardından etkinliklerin yapıldığı kültür merkezinin önünde bir yürüyüş baÅŸladı. Yürüyüşe katılanlar, “Sivas laiklere mezar olacak” gibi sloganlar attı. Saldırgan grubun bir kısmı yeni dikilen “Halk Ozanları” heykelini yıkarken, bir kısmı ise Valilik önünde dönemin Sivas Valisi Ahmet Karabilgin’i protesto etti.

Valinin raporuna göre, saldırganların sayısı her saat artmış ve akÅŸam saat 18.00’de Madımak Oteli’nin önünde 15 bin kiÅŸilik bir kalabalık toplanmıştı. Otel önündeki araçlar ve heykel ateÅŸe verilmiÅŸ, otelin camları kırılmıştı. Yaklaşık iki saat sonra otel ateÅŸe verildi ve saldırgan kalabalık sloganlar atmaya devam etti.

Otelin etrafında çekim yapan Ä°hlas Haber Ajansı’nın görüntülerinde, saldırganların oteli ateÅŸe verdikleri ve yangının çıkmasını sevinçle karşıladıkları görülüyordu. Takviye kuvvetler ise ya zamanında gelmedi ya da yetersiz kaldı ve 35 kiÅŸi otelde hayatını kaybetti.

Olayın hemen ardından dönemin BaÅŸbakanı Tansu Çiller’in, “Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiÅŸtir” ÅŸeklindeki açıklaması büyük tepki çekti. Dönemin CumhurbaÅŸkanı Süleyman Demirel ise olayın münferit olduÄŸunu ve Alevi-Sünni çatışmasına dönüşmediÄŸini iddia etti.

ÇeÅŸitli mahkemelerde baÅŸlatılan soruÅŸturmalar, Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) son buldu. Ä°lk dava sürecinde, olayların nedeni olarak ÅŸenliklere katılanlar gösterildi ve Aziz Nesin hedef alındı. Dava 2001 yılında sonuçlandı ve Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 33 sanığa ölüm cezası verdi; dört sanık 20 yıl, bir sanık 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Ancak davalar, temyizler ve müdahil avukatların talepleri yıllarca devam etti. 2014’te Sivas Katliamı Davası, zaman aşımı gerekçesiyle kapatıldı. Dönemin BaÅŸbakanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, kararı olumlu karşıladı.

Katliamın ardından otelin giriÅŸinde açılan kebap lokantası, 2004 yıında “Madımak Utanç Müzesi Olsun” imza kampanyası baÅŸlatan 2temmuz.com sitesinin çabaları sonucu  2009’da taşındı. Otel kamulaÅŸtırıldı ve 2011’de Bilim ve Kültür Merkezi olarak kullanıma açıldı. Merkezdeki anı köşesinde, olaylarda ölen 33 aydın ve iki otel görevlisinin yanı sıra iki göstericinin de adı yer aldı. Bu durum, maÄŸdur ailelerin tepkisine neden oldu.

Sivas Katliamı, hoÅŸgörüsüzlüğe ve ÅŸiddete karşı uyanık olma ihtiyacının acı bir hatırlatıcısı olarak kalmaya devam ediyor. Her yıl düzenlenen anma etkinlikleri, kurbanlara saygı göstermek ve adalet talebini yinelemek amacıyla yapılıyor. Özellikle Alevi örgütleri, Madımak Oteli’nin “Utanç Müzesi”ne dönüştürülmesi talebini yineliyor.