Dünyanın Çin’e toplamda 1.5 trilyon dolar borcu var

Dünyanın en büyük üç ekonomisi arasında yer alan Çin Halk Cumhuriyeti’nin, Afrika ülkelerinin 2020 yılı sonuna kadar ödemesi gereken faizsiz kredi borçlarını iptal etmesi dünya ülkelerinin Çin’e olan borcunu akıllara getirdi.

Covid-19 salgını sonrası Olağanüstü Çin-Afrika Zirvesi”nde konuşan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping (Xi Jinping) Afrika ülkelerinin bu yıl sonu vadesi dolan faizsiz kredi ödemelerini sileceğini bildirdi. Bu tam anlamıyla bir borç silme değil. Borçlu ülkelerin milli varlıklarının el değiştirmesi şeklinde son buluyor. Çin borçlar karşılığında borçlu ülkenin milli varlıklarının el değiştirmesini yaşanıyor. Örneğin, Yunanistan‘ın en büyük limanı başkent Atina yakınlarındaki  Pire,  gerçekleşen imza töreniyle özelleştirilerek resmen Çin‘in Cosco Group Limited şirketinin eline geçti.

Johns Hopkins Üniversitesinin Çin-Afrika Araştırma İnisiyatifinin verilerine göre, Çin hükümeti ve bankaları, Afrika ülkelerine 2000-2017 yıllarında yaklaşık 143 milyar dolar kredi verdi.

Harvard Business Review verilerine göreyse Çin devleti ve devlete bağlı bankalarla diğer kuruluşlar dünyadaki 150’yi aşkın ülkeye bugüne kadar 1.5 trilyon ABD Doları kredi verdi.

Bu yönüyle Pekin hükümeti Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) gibi uluslararası kuruluşların borç verdiği toplam kredi miktarını da geride bıraktı.

Gelişmekte olan Asya ve Afrika ülkelerinin Çin’e yüklü miktar borcu var

Cibuti, Okyanusya ülkesi Tonga, Maldivler, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Kırgızistan, Kamboçya, Nijer, Laos, Zambia, Samoa, Manuatu ve Moğolistan gibi ülkeler Çin’e gayri safi milli hasılalarının yüzde 20’sinden fazla kredi borçları bulunuyor.

Afrika ülkeleri zor durumda olan ekonomilerinin düzelmesi için G-20 ülkelerine “borçlarının silinmesi ya da ertelenmesi” çağrısında bulunmuştu.

Tüm dünya GPD’sinin yüzde 5’i Çin’den geliyor

Son 20 senede katma değerli üretim yapan Çinli firmalar bu süre zarfında dünyaya en çok borç veren kurumlar olurken, dünyadaki gayri safi hasılanın (GDP) yüzde 5’ini oluşturdu.

Çin devleti OECD gibi kuruluşlara üye olmadığı için dünya ülkelerine ne kadar borç verdiği tam olarak bilinemiyor. Pekin hükümeti bu konuyla alakalı veri de paylaşmadığı için dünya ülkelerinin Çin’e olan 1.5 trilyon dolar borcunun çok daha fazla olduğu düşünülüyor. Zira Moody’s ve Standard & Poor gibi ekonomiyle alakalı veri toplayan ya da Bloomberg gibi kredi veren özel sektöre odaklanan kuruluşların bu alanda kullanabilecekleri net sayısal bilgileri bulunmuyor.

Pekin hükümeti 1949’dan bu yana dünyaya kredi veriyor

1949’da kurulan modern Çin Halk Cumhuriyeti bu tarihten 2017 yılına kadar dünya ülkelerine yaklaşık 2000 defa kredi verdi ve 3000’den fazla da hibe desteğinde bulundu. Çinli kuruluşların verdiği kredilerin çoğu finans yardımı, yatırım, altyapı, enerji ve madencilik alanlarında kullanıldı.

Çinli kuruluşların verdiği kredi şekli Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa ülkelerinin aksine genelde özel sektör merkezli. Bu sebeple Çinli firmalar kredi verirken faiz oranlarını yüksek tutuyor ve özel sektöre yakın rakamlarla çalışıyor. Dünya Bankası ya da IMF gibi uluslararası resmi kuruluşların kredi faiz oranları Çinli firmalara göre çok daha düşük.

Bunun yanında Çin kredi verirken, kurumların ya da devletlerin gelir kaynaklarını gözeterek geri ödemeleri gelir miktarına göre garanti altına alıyor. Çinli şirketler yabancı kurum ve hükümetlerin ürün ihracatı oranlarına dikkat ediyor.

Bazı ülkeler Çin’e GDP’sinin yüzde 20’sinden fazlasını borçlu

1950-1960’lı yıllarda Pekin hükümeti sadece Komünist ülkelere kredi veriyordu. Ancak 2020’ye gelindiğinde kredi verilen ülkelerin tüm dünyaya ve özellikle Afrika ülkelerine yoğunlaştığı görülüyor.

Çin’in verdiği kredilerin yüzde 50’si gelişmekte olan ülkelere giderken, bu ülkeler 2005 yılında gayri safi milli hasılasının yüzde 1’i kadar kredi alırken, 2017 bu oranın yüzde 15’lere çıktığı görülüyor.