İran’ın Fordow nükleer tesisine yönelik ABD saldırısının ardından tesisin durumu hâlâ netlik kazanmazken, hem ABD hem İsrail kaynakları tesiste ciddi yapısal hasar olduğunu ancak tam yıkımın gerçekleşmediğini belirtiyor. Saldırı öncesinde İran’ın bazı nükleer materyalleri bölgeden tahliye ettiği yönünde iddialar da gündemde.
ABD ve İsrail’den Eş Zamanlı Operasyon
ABD, İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinde kilit öneme sahip Fordow nükleer tesisine yönelik düzenlediği saldırıda B-2 tipi hayalet bombardıman uçakları ve GBU-57 “sığınak delici” bombalar kullandı. Saldırının, Fordow’un güçlü yeraltı korumasını aşmak üzere planlandığı bildirildi.
ABD merkezli New York Times gazetesine konuşan üst düzey bir Amerikalı yetkili, Fordow’un tamamen yok edilemediğini ancak “ağır şekilde hasar gördüğünü” belirtti. Aynı değerlendirme İsrailli askeri kaynaklar tarafından da paylaşıldı. İsrail medyasına yansıyan ilk uydu görüntüleri, dağın bir bölümünde büyük kraterlerin oluştuğunu ve bazı giriş tünellerinin çöktüğünü ortaya koydu.
Uranyum Tahliyesi İddiası
Saldırıdan önce İran’ın tesisteki uranyum stoklarını ve santrifüj ekipmanlarını başka bir yere taşıdığı yönünde hem Amerikan hem de İsrail kaynaklarında yer alan bilgiler dikkat çekti. Ancak bu iddialar henüz resmi olarak doğrulanmış değil. İran tarafı ise konuyla ilgili net bir açıklama yapmazken, zararın boyutunun tespiti için çalışmaların sürdüğünü bildirdi.
Stratejik Hedef: Fordow Neden Önemliydi?
Fordow nükleer tesisi, İran’ın Kum kenti yakınlarında bir dağın altına inşa edildi. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na (IAEA) 2009 yılında bildirilen bu tesis, 3.000’e yakın santrifüjle yüksek oranda uranyum zenginleştirme kapasitesine sahip. Tesis, hem yer altı yapısı hem de askeri üs yakınlığıyla son derece iyi korunuyordu.
2023 yılında Fordow’da yüzde 83,7 oranında zenginleştirilmiş uranyum parçacıklarının tespit edilmesi, Tahran’ın nükleer silah üretme kapasitesine yaklaştığı yönündeki şüpheleri güçlendirmişti. İran, bu zenginleşmeyi teknik dalgalanmalarla açıklamıştı.
ABD: “Amaç Rejim Değil, Nükleer Program”
Washington, İran’a yönelik bu operasyonun rejim değişikliğini değil, Tahran’ın nükleer kapasitesini sınırlandırmayı hedeflediğini vurguladı. ABD Başkanı’nın danışmanları, saldırının ardından “İran’ın uranyum zenginleştirme altyapısının büyük ölçüde etkisiz hale getirildiğini” açıkladı. Pentagon ise operasyonun “askeri ve stratejik açıdan başarılı” olduğunu savundu.
İran’dan İlk Açıklamalar: Zarar Tespiti Sürüyor
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abbas Araghtçı, devlet ajansı IRNA’ya yaptığı açıklamada Fordow’un çevresinde bazı zararlar olduğunu kabul etti ancak nükleer altyapının “büyük ölçüde korunduğunu” ileri sürdü. İran Atom Enerjisi Kurumu, detaylı hasar analizinin günler sürebileceğini duyurdu.
Saldırının ardından Almanya, Fransa ve Rusya başta olmak üzere birçok ülke tansiyonun düşürülmesi çağrısında bulundu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olağanüstü toplantıya çağrılırken, İran’ın Hürmüz Boğazı kartını masaya koyabileceği de kulislerde konuşulmaya başlandı.
Fordow’a yapılan saldırı, askeri anlamda İran’ın nükleer kapasitesini sınırlamayı amaçlasa da, bölgesel istikrar üzerindeki etkileri henüz tam olarak öngörülemiyor. Saldırının teknik başarı düzeyi tartışmalı olmakla birlikte, İran’ın nükleer faaliyetlerinin tamamen durdurulması hedefinin henüz gerçekleşmediği görülüyor. Öte yandan, tesisin hedef alınmasıyla birlikte Tahran’ın güvenlik konsepti sarsılmış durumda.
İzleyen günlerde İran’ın askeri veya diplomatik bir misilleme ile karşılık verip vermeyeceği, bölgede krizin yeni bir evreye taşınıp taşınmayacağını belirleyecek.
NHY / Reuters, New York Times, Associated Press, IRNA, İsrail Savunma Bakanlığı Açıklamaları, IAEA Raporları.
- Hazine’den Kötü Karne: Bütçe Haziran’da 330 Milyar TL Açık Verdi, 6 Aylık Açık 1 Trilyona Dayandı - 16 Temmuz 2025
- BES: Yoksulluk Sınırı 85 Bin 969 TL’ye, Açlık Sınırı 35 Bin 712 TL’ye, Yükseldi - 16 Temmuz 2025
- İsrail, Süveyda’daki Çatışmalar Sonrası Şam’da Genelkurmay Karargahını Vurdu - 16 Temmuz 2025