TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi: Hatay’da asbest tehlikesi alarm veriyor

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Hatay ilinde 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Pazarcık ve Elbistan depremlerinin ardından, bölgede gerçekleştirdiği asbest incelemesi sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı. Yapılan çalışma, ciddi kaygıları gündeme getiriyor.

Çalışma kapsamında, Hatay iline bağlı Serinyol, Antakya, Samandağ, Yeşilköy ve Defne bölgelerinde depolama alanlarından, bina enkazlarından, yerleşim alanlarından, faunadan, toprak yüzeyinden ve çalışma sırasında kullanılan aracın üzerinden toplam 45 katı ve toz numunesi alındı. Bu numunelerin 16’sında asbest lifleri tespit edildi.

Asbest tehlikesi bölgede yaygın

İnceleme sonuçlarına göre, 28-29-30 Ağustos tarihlerinde yaşanan yağışlar nedeniyle toz yoğunluğunun azaldığı ancak buna rağmen asbest liflerinin tespit edilmesinin, bölgede asbestin yaygın olduğunu gösterdiği belirtildi. Ayrıca, 2 gün boyunca ulaşımda kullanılan bir araçtan alınan numunelerde de asbest tespit edilmesi, sadece depremzedelerin değil, bölgede seyahat eden herkesin asbest maruziyet riski taşıdığını gösteriyor.

Önemli bir nokta ise alınan numunelerin asbest izlemesi için düzenli olarak alınmamış olmasıdır. Numunelerin alımında, hafriyat depolama alanlarına, yıkımı devam eden ve tamamlanmış bina enkazlarına yakın bölgeler tercih edilmiştir. Bu, düzenli asbest izlemesi yapılmadığında ortaya çıkabilecek daha büyük bir tehlikenin işareti olarak kabul edilmektedir.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, asbest maruziyetinin bölgede bu kadar büyük olmasının nedeninin, depremin ardından atık yönetimi uygulamalarındaki hatalar olduğunu vurgulamaktadır. Hafriyat depolama alanı yer seçimi, tehlikeli atıkların ayrıştırılmadan depolanması, sulama faaliyetlerinin yetersiz olması ve atık taşıma sırasında toz önlemlerinin alınmamış olması bu hataların önde gelenleridir.

Yetkililerin asbest gerçeğine yaklaşımı eleştiriliyor

Şube, yetkililerin asbest gerçeğine yaklaşımını eleştirmekte ve gerekli tedbirlerin alınması yerine “havada asbest bulunmuyor” gibi açıklamalarda bulunduklarını ifade etmektedir. Bu yaklaşım, daha önceki felaketlerin ardından yetkililerin açıklamalarını hatırlatmaktadır ve gerçek, kanser vakalarındaki artış gibi somut sonuçlarla kendini göstermektedir.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, yüklenici firmaların asbest içeren katı maddelerle ilgili ne tür tedbirler aldığını ve bertaraf edilen asbestli malzeme miktarını sormaktadır. Ayrıca, deprem sonrası oluşan atığın yönetimini gerçekleştiren yüklenici firmaların Çevre Mühendisleri istihdam edip etmediği de soruşturulmaktadır.

Sonuç olarak, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Hatay’da asbest tehdidinin boyutlarını gösteren bu çalışmanın sonuçlarına dikkat çekmektedir. Yetkililere düşen görev, bu tehlikeyi göz ardı etmek değil, acil önlemleri hayata geçirmektir. Mevcut yönetim anlayışının değiştirilmemesi halinde, Türkiye’nin gelecekteki doğal felaketlerle başa çıkmak için daha büyük zorluklarla karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulunulmaktadır.