AK Parti’nin Kızılcahamam Kampında Hayal Kırıklığı: “Sığ Görseller, Susturulmuş Eleştiriler”

Nuray Babacan, Nefes Gazetesi

AK Parti’nin geleneksel Kızılcahamam kampları bir zamanlar partinin iç muhasebesini yaptığı, sorunlara çözüm arandığı ve kapsamlı değerlendirmelerin yapıldığı toplantılar olarak görülüyordu. Ancak bu yıl düzenlenen kampın kulis bilgilerine göre, eski canlılıktan ve içerikten oldukça uzak bir tablo çizildi. Nefes Gazetesi’nden Nuray Babacan’ın aktardığına göre, kampın açılışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması sırasında en az on defa ayağa kalkılıp alkışlanması bazı katılımcılar tarafından abartılı bulundu. Bu durumun ön sıralardaki partililerce organize edildiği, doğal ve samimi bir atmosferden uzaklaşıldığı görüşü dile getirildi.

Parti yönetimi, kamp boyunca yapılanları tanıtmak ve önerileri toplamak amacıyla masa düzeni kurdu. Katılımcılara “Ülkenin en temel sorunu nedir?”, “En öncelikli reform ne olmalı?” gibi kısa sorular yöneltildi. Ancak söz hakkı verilmeyen bazı isimler, görüşlerini yazılı olarak iletmek zorunda kaldı. Bu yöntemin, özgürce tartışmanın önünü kesen bir biçime dönüştüğü yorumları da yapıldı.

“CHP Kampanyası” Eleştirilerin Odağında

Kampın asıl gündemlerinden biri, AK Parti Genel Merkezi’nin CHP’ye karşı yürütülen siyasi kampanya için hazırladığı görsel materyaller oldu. Partililere sosyal medyada paylaşmaları için gönderilen bu materyaller arasında, CHP’nin altı oku üzerine “Baklava Belediyeciliği”, “Çikolata Belediyeciliği”, “Rüşvet Belediyeciliği”, “Paket Belediyeciliği” gibi ifadelerin yazıldığı görseller yer aldı. Ancak bu kampanya dili, birçok milletvekili ve partilinin tepkisini çekti. Bazı isimler, “Bunlar siyasi geleceğimizi CHP’ye saldırılar üzerine kurmak anlamına gelir. Bu içerikler çok zayıf ve amatörce hazırlanmış” eleştirisini yöneltti.

Katılımcılar, söz konusu görselleri ilkokul müsamerelerine benzetirken, AK Parti’nin efsanevi kampanya sorumlusu rahmetli Erol Olçok’un yokluğunun daha fazla hissedildiği ifade edildi. Babacan’ın aktardığına göre, Olçok döneminde yanlış görülen kampanya içerikleri doğrudan Cumhurbaşkanı’na iletilebilir, hatalardan dönülebilirdi. Bugün ise yöneticilerin yalnızca gelişmelere göre pozisyon aldığı, yapıcı eleştirilerde bulunabilecek bir kadronun kalmadığı belirtiliyor.

Erol Olçok’un Sözleri Yeniden Hatırlanıyor

Rahmetli Erol Olçok’un seçim kampanyalarına dair yıllar önce yaptığı bir değerlendirme de, bu kampın ardından yeniden gündeme taşındı. Olçok, o dönem verdiği bir söyleşide şunları söylemişti:

“Liderinizin inandırıcılık ve güven sorunu varsa, en iyi kampanyadan bile sonuç alamazsınız. En iyi kampanyanın seçim sonuçlarına etkisi yüzde 4’tür. Biz hiçbir kampanyamızı negatif söz üzerine kurmadık. Hiçbir siyasi kurumu kötülememeye gayret ettik. Ortak değerlerden yola çıktık. Kurguyla yapılan kampanyalar insanlara ulaşmaz.”

Bugün Kızılcahamam kampındaki hava, bu sözlerin geçerliliğini bir kez daha ortaya koyuyor. İçerik eksikliği, eleştirinin bastırılması ve toplumdan kopuk kampanya dili, partide sadece seçmenle değil, kendi kadrolarıyla da bağın zayıfladığını gözler önüne seriyor.