Lazkiye’de Ademi Merkeziyetçilik Protestosu Kanlı Bitti: Üç Ölü

Suriye’nin Alevi nüfusun yoğun olduğu Lazkiye kentinde ademi merkeziyetçilik talebiyle düzenlenen protestolar silah sesleri ve güvenlik güçlerinin müdahalesiyle şiddete dönüştü; üç kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı.

Federalizm Talebiyle Meydana Çıkıldı

Binlerce kişi, 28 Aralık Pazar günü Lazkiye merkezindeki Azhari Meydanı’nda merkezi olmayan bir siyasal sistem talebiyle toplandı. Protesto, AFP’nin aktardığına göre, 26 Aralık’ta Humus’ta Alevi mahallesindeki bir camiye yönelik ve sekiz kişinin öldüğü bombalı saldırıya tepki olarak, yerel bir dini otoritenin çağrısıyla düzenlendi.

Gösterinin çağrıcılarından Gazal Gazal, Facebook üzerinden yaptığı paylaşımda, “İç savaş istemiyoruz, siyasi federalizm istiyoruz. Terörizminizi istemiyoruz. Kendi kaderimizi kendimiz belirlemek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Silah Sesleri Ve Güvenlik Müdahalesi

Reuters’a konuşan bir muhabire göre, protestonun başlamasından yaklaşık iki saat sonra, kaynağı belirlenemeyen bir noktadan silah sesleri yükseldi. Ardından güvenlik güçleri havaya ateş açtı ve meydanda panik yaşandı. Göstericilerin yaralıları kucaklayarak ve yaya olarak bölgeden uzaklaştırmaya çalıştığı görüldü.

Reuters, Lazkiye vilayeti basın ofisine dayandırdığı haberinde üç kişinin öldüğünü, 40 kişinin yaralandığını bildirdi. Suriye resmi haber ajansı SANA ise Lazkiye Sağlık Müdürlüğü’nün açıklamasına dayanarak yaralı sayısını 60 olarak duyurdu.

Lazkiye Ve Cableh’te Mezhep Gerilimi

AFP muhabirleri, Akdeniz kıyısındaki Lazkiye’nin yanı sıra Cableh kentinde de protestoların düzenlendiğini aktardı. Güvenlik güçlerinin, Alevi göstericiler ile çoğunluğu Sünni olan yeni yönetim yanlıları arasında çıkan çatışmaları ayırmak için havaya ateş açtığı bildirildi.

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Lazkiye iç güvenlik şefi Tuğgeneral Abdülaziz el Ahmed, “Güvenlik güçlerimiz ve protestocular bilinmeyen bir yerden açılan ateşe doğrudan maruz kaldı” dedi. Bölgeye takviye güvenlik birlikleri sevk edildiği açıklandı.

Humus’taki Cami Saldırısı Arka Planı

Gerilim, 26 Aralık’ta Humus’un Alevilerin yoğun yaşadığı Vadi el-Dhahab mahallesindeki İmam Ali Bin Abi Talib Camisi’ne yönelik bombalı saldırının ardından tırmandı. Cuma namazı sırasında gerçekleşen patlamada en az sekiz kişi hayatını kaybetti, 18 kişi yaralandı.

SANA’ya konuşan bir güvenlik yetkilisi, patlamanın cami içine yerleştirilen patlayıcı düzeneklerden kaynaklandığını belirtti. Saldırıyı aşırılıkçı Sünni grup Saraya Ensar el-Sünne Telegram üzerinden üstlendi; resmi makamlar bu iddiayı henüz doğrulamadı. Aynı grup, Haziran ayında Şam’da 20 kişinin öldüğü kilise saldırısını da üstlenmişti.

Azınlıkların Güvenliği Ve Yeni Yönetim

Beşar Esad’ın 2024’te devrilmesi ve cihatçı geçmişi bulunan Ahmed Şara’nın iktidara gelmesinden bu yana, Suriye’de mezhep temelli gerilimler artış gösteriyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ve yerel kaynaklar, Aleviler başta olmak üzere azınlıklara yönelik kaçırma ve öldürme vakalarının sürdüğünü bildiriyor.

Mart ayında kıyı bölgelerinde Alevileri hedef alan saldırılarda yüzlerce kişinin öldüğü açıklanmış, hükümet komisyonu en az 1.426 can kaybını kabul etmişti. SOHR ise sayının 1.700’ü aştığını duyurmuştu. İnsan hakları örgütleri, güvenlik güçleri ve bağlı grupların “saha infazları” gerçekleştirdiğini ileri sürmüştü.

Ahmed Şara yönetimi birlik ve güvenlik vurgusu yapsa da, yaşanan son olaylar, Suriye’de azınlıkların geleceğine dair endişeleri daha da derinleştirdi.

  • NHY / Reuters, AFP, SANA, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Suriye İçişleri ve Sağlık Bakanlığı açıklamaları.