Türkiye’de Geniş Tanımlı İşsizlik AB’nin Üç Katı

DİSK Araştırma (DİSK-AR) tarafından yayımlanan 2025 2. Çeyrek İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu, Türkiye’de işgücü piyasasının alarm verdiğini ortaya koydu. Çalışabilir 66,3 milyon kişinin yalnızca 22,5 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda (KATİ) yer alıyor. Geniş tanımlı işsizlik oranı ise yüzde 32’ye ulaştı ve Avrupa Birliği (AB) ortalamasının üç katı seviyesinde bulunuyor.

Resmi veriler, istihdamın ve işsizliğin tabloyu olduğundan daha olumlu göstermeye devam ederken, DİSK-AR’ın hesaplamaları Türkiye’de çalışma yaşamının ciddi bir yapısal sorunla karşı karşıya olduğunu gösteriyor.

Kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda kadınlar büyük kayıp yaşıyor

Rapora göre, 33,5 milyon kadın arasında sadece 6,6 milyonu KATİ kapsamında çalışıyor. Bu, kadınlarda geniş tanımlı işsizliğin yüzde 40,7’ye yükselmesine yol açıyor. Erkeklerde durum nispeten daha iyi olsa da, 32,8 milyon erkekten yalnızca 15,9 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda bulunuyor.

Resmi istihdam verileri, kadınların çalışma oranını yüzde 32,3 olarak gösterirken, tam zamanlı kayıtlı istihdam oranı yalnızca yüzde 19,7’de kalıyor. Erkeklerde ise resmi istihdam yüzde 66,4, KATİ oranı yüzde 48,4 olarak hesaplandı. Bu durum, Türkiye’de nitelikli ve güvenli istihdamın düşük seviyede olduğunu ortaya koyuyor.

Geniş tanımlı işsizlik: 13 milyon kişi iş arıyor

TÜİK’in 2025 2. çeyrek Hanehalkı İşgücü Araştırması’na göre dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 8,6 olarak açıklanırken, DİSK-AR’ın hesaplamaları geniş tanımlı işsiz sayısını 13 milyon 15 bin kişi olarak ortaya koyuyor. Bu, sadece işsiz olanları değil, kayıt dışı çalışanları ve zaman zaman çalışanları da kapsayan daha gerçekçi bir tabloyu yansıtıyor.

AB’de geniş tanımlı işsizlik ortalaması yüzde 10,9 iken Türkiye’de yüzde 32 ile üç kat seviyesine çıkıyor. Dar ve geniş tanımlı işsizlik arasındaki fark Türkiye’de 13,9 puan; AB’de ise 5,2 puan. Bu da Türkiye’de işgücü piyasasının istikrarsız ve kırılgan yapısını gösteriyor.

Genç işsizliği alarm veriyor

Raporda genç işsizlik özel olarak vurgulanıyor. 15-24 yaş arası gençlerde geniş tanımlı işsizlik yüzde 41,7, genç kadınlarda ise yüzde 53,4 seviyesinde. AKP döneminde gençlerde geniş tanımlı işsizlik oranı 26’dan 41,7’ye çıkarak 15,6 puan artış gösterdi.

Genç erkeklerde dar tanımlı işsizlik yüzde 11,6, geniş tanımlı işsizlik yüzde 34,5 olarak hesaplanırken, genç kadınlarda dar tanımlı işsizlik yüzde 23,1’e, geniş tanımlı işsizlik yüzde 53,4’e yükselmiş durumda. Bu tablo, Türkiye’nin genç işgücü için ciddi bir istihdam kriziyle karşı karşıya olduğunu gözler önüne seriyor.

Kayıtlı tam zamanlı istihdam oranı alarm veriyor

66,3 milyon çalışma çağındaki kişiden sadece 22,5 milyonunun KATİ kapsamında istihdam edilmesi, Türkiye’de çalışma yaşamının güvenlik ve süreklilikten uzak olduğunu gösteriyor. Nitelikli işlerin sınırlı olması, kadın ve gençlerin işgücü piyasasına katılımını ciddi şekilde sınırlıyor.

DİSK-AR, bu verileri değerlendirirken, Türkiye’de resmi istihdam oranlarının gerçek tabloyu yansıtmadığı, geniş tanımlı işsizliğin ise AB’nin üç katına çıkarak sosyal ve ekonomik istikrar açısından risk yarattığı uyarısında bulunuyor.