Hayvancılıkta Çöküş Derinleşiyor: “İthalat Vurgunu Büyüyor, Üretici Tükeniyor”

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’de hayvancılıkta yaşanan yapısal krizin artık sürdürülemez hâle geldiğini belirterek, hayvan varlığındaki düşüşün ithalatla gizlenmeye çalışıldığını söyledi. Gürer’e göre artan maliyetler, şap hastalığı kayıpları ve yanlış politikalar hem üreticiyi hem tüketiciyi uçurumun kenarına sürüklüyor.

Hayvan Varlığı Azalıyor, İthalat Artıyor

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin hayvancılık sektöründe son yılların en ağır krizini yaşadığını belirterek, hayvan varlığındaki düşüşün artık verilerle de görünür hâle geldiğini söyledi. 1980’de 84,5 milyon olan toplam hayvan varlığının 2024’te 71,8 milyona düştüğünü hatırlatan Gürer, nüfusun 90 milyona ulaşmasına rağmen kişi başına düşen et miktarının gerilediğini ifade etti.

Gürer’in paylaştığı ithalat verileri ise krizin derinliğini ortaya koyuyor:
— 2023’te 818 bin 17 hayvan ithal edildi; 1 milyar 163 milyon dolar ödendi.
— 2024’te 373 bin 126 hayvan için 704 milyon dolar ödendi.
— 2025’te ise yıl tamamlanmadan 526 bin 554 hayvan ithal edildi; 831 milyon dolar ödeme yapıldı.

Son üç yılda toplam 1 milyon 717 bin 697 hayvan ithal edilirken, Türkiye’nin kasasından 2 milyar 699 milyon dolar çıktı. Gürer’e göre “Ne ette sorun bitiyor ne sütte; ithalat artıyor ama hayvan varlığı artmıyor.”

Artan Yem Fiyatları ve Sürdürülemez Üretim

Gürer, hayvancılığın sürdürülmesini imkânsızlaştıran temel nedenlerin başında maliyet artışlarının geldiğini söyledi. 50 kiloluk süt yemi fiyatının 900 liraya dayanmasının üreticiyi tamamen çıkmaza soktuğunu belirten Gürer, ahır giderlerinin de kontrol edilemez şekilde arttığını ifade etti.

Kazanç sağlayamayan besicilerin icra yoluyla hayvanlarına el konulduğunu aktaran Gürer, çiğ süt fiyatlarının maliyetlerin altında kalmasının özellikle küçük aile işletmelerini yok olma noktasına getirdiğini vurguladı:
“Üretici kazanamıyor, tüketici daha pahalı ürün alıyor. Bu işte ithalatçılar ve aracılar kazanıyor, iktidar seyrediyor.”

Şap Hastalığı Kaybı Gizlendi: Sektör 2025’te Daha Da Kırılgan

2025’te yaşanan şap hastalığı krizinin etkilerinin kamuoyundan gizlendiğini söyleyen Gürer, çok sayıda hayvanın öldüğünü ve et-süt kayıplarının ciddi boyutlara ulaştığını ifade etti. Bakanlığın şeffaf davranmamasının sektörde güvensizlik yarattığını belirten Gürer, “Hayvancılık bu yıl daha sorunlu bir biçime dönüştü” değerlendirmesinde bulundu.

“İthalat Vurguncularının Önü Açıldı”

Hayvan ve et ithalatının 2010’da başlamasından bu yana yaklaşık 10 milyon hayvanın ülkeye getirildiğini hatırlatan Gürer, ithalatın yapısal sorunlara çözüm olmadığını söyledi. Et ve Süt Kurumu’nun yaptığı ithalatlarda da skandallar ve iddiaların eksik olmadığını kaydeden Gürer, “Yerli üreticinin yerine ithalat vurguncularının önü açıldı” dedi.

Gürer’e göre Türkiye’nin kaybettiği yalnızca para değil; üretim kapasitesi, kırsal istihdam ve gıda güvenliği de giderek zayıflıyor.

Çözüm: Mera Hayvancılığına Dönüş ve Üretici Odaklı Politika

Türkiye’nin hayvancılık sorununu ithalatla kapatmasının imkânsız olduğunu vurgulayan Gürer, çözüme yönelik şu önerileri sıraladı:

  • Mera hayvancılığına dönüş teşvik edilmeli
  • Ahır giderleri düşürülmeli
  • Her bölgede yeterli veteriner hizmeti sağlanmalı
  • Besicilere doğrudan ve etkin destek verilmeli
  • Üretici lehine fiyatlama ve maliyet politikaları uygulanmalı

Gürer, aksi hâlde hem üreticinin hem tüketicinin daha ağır bedeller ödeyeceğini belirterek iktidarı yapısal önlemler almaya çağırdı.


  • NHY / Ömer Fethi Gürer’in TBMM ve basın açıklamaları, Son üç yıla ilişkin hayvan ithalatı verileri, Et ve Süt Kurumu ve Tarım Bakanlığı duyuruları (resmî veriler)