Mars’ta su olup olmadığı konusunda bilim insanları neler buldu

Mars, uzay araştırmalarının en çok ilgi gören hedeflerinden biri. Kızıl Gezegen’in bir zamanlar yaşam barındırmış olabileceği veya gelecekte insanlığın yeni yuvası olabileceği düşüncesi, bilim insanlarını Mars’ı keşfetmeye teşvik ediyor.

Mars’ta su arayışı, gezegenin yüzeyindeki kanyonlar, vadi ağları, delta yapıları ve eski göl yatakları gibi su erozyonu izlerinin keşfedilmesiyle başladı. Bu izler, Mars’ın geçmişinde sıcak ve ıslak bir iklimin hüküm sürdüğünü ve gezegenin yüzeyinde akarsu, göl ve belki de okyanusların var olduğunu gösteriyordu. Ancak Mars’ın atmosferi zamanla inceldi ve gezegenin yüzey sıcaklığı düştü. Bu da suyun buharlaşmasına veya yeraltına çekilmesine neden oldu.

Mars’ta su arayışında önemli bir kilometre taşı, 2002 yılında NASA’nın Mars Odyssey uzay aracının gezegenin yüzeyinin altında hidrojen sinyalleri tespit etmesi oldu. Bu sinyaller, buz formunda suyun varlığına işaret ediyordu. 2008 yılında NASA’nın Phoenix uzay aracı, Mars’ın kuzey kutbunda buz kütleleri kazdı ve eritti. Bu da buz formunda suyun doğrudan kanıtı oldu.

Mars’ta sıvı halde su arayışında ise en büyük heyecan, 2015 yılında NASA’nın Mars Keşif Yörünge Aracı’nın (MRO) gezegenin yüzeyinde mevsimsel olarak ortaya çıkan ve kaybolan koyu çizgiler tespit etmesiyle yaşandı. Bu çizgiler, tekrarlayan eğim çizgileri (RSL) olarak adlandırıldı ve sıcak mevsimlerde ortaya çıkarak soğuk mevsimlerde kayboluyordu. Bilim insanları, bu çizgilerin tuzlu suların akışından kaynaklandığını düşündüler. Bu da mikrobiyal yaşamın gezegende desteklenebileceği anlamına geliyordu.

Mars’ta su arayışında son bulgular

Mars’ta su arayışında heyecan verici bir keşif olarak görülen RSL’lerin aslında akan sudan değil, kayan kum ve tozdan kaynaklandığına dair yeni bulgular elde edildi. Nature Geoscience dergisinde 2017 yılında yayınlanan bir çalışmada, araştırmacılar MRO’nun Yüksek Çözünürlüklü Görüntüleme Bilimi Deneyi (HiRISE) kamerasını kullanarak RSL’lerin sadece dik yamaçlarda bulunduğunu gözlemlediler. Bu da RSL’lerin akışkan olmadığını, ancak kuru malzemenin yerçekimi etkisiyle hareket ettiğini gösterdi.

Mars’ta sıvı halde su bulunmadığına dair başka bir kanıt ise Mars Odyssey’nin Termal Emisyon Görüntüleme Sistemi (THEMIS) ile elde edildi. THEMIS ile yapılan ölçümler, RSL’lerin ortaya çıktığı bölgelerde sıcaklığın sıvı suyun var olabileceği aralığın çok altında olduğunu gösterdi. Bu da RSL’lerin su akışıyla ilgili olmadığını destekledi.

Mars’ta su arayışında yeni umutlar

Mars’ta sıvı halde su bulunmadığına dair bu bulgular, Mars’ta yaşam arayışını sona erdirmiyor. Bilim insanları, Mars’ın yüzeyinin altında veya kutup bölgelerinde buz formunda su bulunabileceğini düşünüyorlar. Ayrıca Mars’ın geçmişinde yaşamın var olmuş olabileceği ve fosil kalıntılarının bulunabileceği ihtimali de var.

Mars’ta su arayışında yeni umutlar ise NASA’nın 2020 yılında fırlattığı ve 2021 yılında gezegene iniş yapan Perseverance (Azim) uzay aracından geliyor. Perseverance, Mars’ın Jezero kraterine indi. Bu krater, Mars’ın geçmişinde bir gölün bulunduğu ve bir nehrin akmış olduğu düşünülen bir yer. Perseverance, bu bölgede jeolojik ve biyolojik izler arayacak, toprak ve kaya örnekleri toplayacak ve gelecekte Dünya’ya gönderilmek üzere depolayacak. Ayrıca Perseverance, Mars’ın atmosferinden oksijen üretmeyi deneyecek ve gezegenin yüzeyinde ilk kez bir helikopter uçuracak.

Mars’ta su arayışında son söz

Mars’ta su arayışı, uzay biliminin en önemli konularından biri. Su, yaşamın temel bileşeni olarak kabul ediliyor. Bu nedenle Mars’ta su bulmak, Mars’ta yaşam bulma ihtimalini artırıyor. Ancak Mars’ta su bulmak, kolay bir iş değil. Gezegenin yüzeyi ve atmosferi, sıcaklık, basınç ve radyasyon gibi zorlu koşullar sunuyor. Bu da sıvı halde suyun var olmasını engelliyor. Ancak Mars’ın yüzeyinin altında veya kutup bölgelerinde buz formunda su bulunabilir. Ayrıca Mars’ın geçmişinde sıcak ve ıslak bir iklimin hüküm sürdüğü ve gezegende akarsu, göl ve belki de okyanusların var olduğu biliniyor. Bu da Mars’ın geçmişinde yaşamın var olmuş olabileceği anlamına geliyor.

Mars’ta su arayışında yeni bulgular elde etmek için uzay araştırma kurumları çeşitli misyonlar düzenliyor. Bunlardan en sonuncusu olan Perseverance uzay aracı, Mars’ın Jezero kraterine indi ve burada su ve yaşam izleri aramaya başladı. Perseverance, aynı zamanda Mars’ın atmosferinden oksijen üretmeyi deneyecek ve gezegenin yüzeyinde ilk kez bir helikopter uçuracak. Bu çalışmalar, Mars’ı daha iyi anlamamızı ve belki de gelecekte insanlığın yeni yuvası yapmamızı sağlayacak.