CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Gerekçe olarak Özel’in bugün Silivri Cezaevi önünde yaptığı basın açıklamasında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nda görevli Savcı Cahit Cihad Sarı’yı hedef alan sözleri gösterildi.
Başsavcılık: “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve tehdit”
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Özgür Özel’in sözlerinin “kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret ve tehdit” suçu kapsamında değerlendirildiği ve bu nedenle resen soruşturma başlatıldığı ifade edildi. Açıklamada, soruşturmanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddeleri uyarınca yürütüleceği vurgulandı.
Savcılığın açıklamasında ayrıca, Özgür Özel’in basın açıklamasının ardından sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımların da ayrı bir soruşturmaya konu edildiği bildirildi. Bu kapsamda, Cumhuriyet Savcısı Sarı’yı hedef alan sosyal medya içerikleri de delil olarak dosyaya eklenecek.
Özel ne demişti?
CHP lideri Özgür Özel, bugün Silivri Cezaevi önünde yaptığı açıklamada, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturmaları eleştirirken, “Beyaz Toros maketiyle hafıza ve tehdit sembollerini masasında taşıyan bir savcının” soruşturmaların başında yer aldığını öne sürmüştü. Özel, bu durumu Türkiye’nin yakın siyasi tarihine ve faili meçhul cinayetlerle özdeşleşen “Beyaz Toros” sembolüne atıfla kamuoyunun dikkatine sunmuştu.
Bu sözlerin ardından aynı gün CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da yaptığı açıklamayla, bahsi geçen savcının Cahit Cihad Sarı olduğunu kamuoyuyla paylaşmıştı. Tanrıkulu, savcının geçmişte kendisinin de hedef alındığını ve Beyaz Toros’un yalnızca bir metafor değil, aynı zamanda “bir hafıza yükü” olduğunu vurgulamıştı.
Siyasi gerilim yargıya taşınıyor
Başsavcılığın soruşturma hamlesi, hem siyasi hem hukuki açıdan tartışmaları derinleştirecek gibi görünüyor. CHP cephesi, iktidarın yargı üzerindeki etkisiyle muhalefeti sindirmeye çalıştığını savunurken, iktidar kanadı da kamu görevlilerine yönelik “itibar suikastları”na karşı kararlı oldukları mesajını veriyor.
Bu gelişmelerin, İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığı tartışmaları ve muhalefetin yargı bağımsızlığına ilişkin eleştirileriyle birlikte okunması, önümüzdeki süreçte adalet-yargı eksenli tartışmaların dozunun daha da artacağını gösteriyor. CHP’nin ise soruşturma karşısında nasıl bir hukuki ve siyasi strateji izleyeceği şimdiden merak konusu.
- Sevda Karaca’dan LGS ve Eğitimde Eşitsizlik Tepkisi: “Bu Pisliğin Üstünü Örtmenize İzin Vermeyeceğiz” - 18 Temmuz 2025
- Duayen Gazeteci ve Siyasetçi Altan Öymen Yoğun Bakımda - 18 Temmuz 2025
- “Toprağımızı Vermiyoruz”: Köylüler TBMM Önünde Direnişte - 18 Temmuz 2025