“Anayasa Reddedildi, Adalet Tutuklu: Can Atalay’dan Yargıya ve Meclis’e Sert Çağrı”

Gezi davasında Anayasa Mahkemesi’nin “hak ihlali” kararına rağmen Tayfun Kahraman’ın tahliye edilmemesine tepki gösteren TİP Milletvekili Can Atalay, Silivri Cezaevi’nden yayımladığı açıklamada, “Anayasa hükümleri değil, ilgililerin tercihi kural haline geldi. Böylesi bir keyfiliğe adalet denebilir mi?” dedi. Atalay, yargı organlarını ve TBMM’yi “söz değil, eylem” çağrısıyla sorumluluğa davet etti.

“Anayasa Yok Sayıldı, Keyfilik Kural Haline Geldi”

Gezi Parkı davasında tutuklu şehir plancısı Tayfun Kahraman hakkında Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) verdiği “hak ihlali” kararına rağmen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tahliye kararını reddetmesi, Türkiye’de yargı krizini yeniden gündeme taşıdı.

Aynı davada tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay, Silivri Cezaevi’nden yaptığı yazılı açıklamada, kararı “Anayasa’nın açıkça çiğnenmesi” olarak niteledi.

“Tayfun Kahraman’ın özgürlüğü Anayasa yok sayılarak engellendi. Anayasa hükümleri değil, ‘ilgililerin’ tercihi kural haline geldi.”

Atalay, yüksek yargı organlarının son dönemde yaptığı açıklamalara atıf yaparak, hukuk kurumlarının kendi beyanlarına dahi uymadığını belirtti.

Yrgıtay Başkanı’na Gönderme: “Sözler Havada Kaldı”

Atalay, açıklamasında Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez’in geçtiğimiz ay yaptığı “Anayasa Mahkemesi kararları tüm kurumları ve tüm yargı organlarını bağlar” sözlerini hatırlatarak şöyle dedi:

“Daha bir ay önce, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Yargıtay Başkanı ve yargı temsilcileri hep bir ağızdan Anayasa’nın 153. maddesinde AYM kararlarının ‘kesin olduğu ve tüm gerçek ve tüzel kişileri bağladığı’nı tekrarladılar. Ancak yine sözler havada kaldı. 6 Kasım 2025 Perşembe günü bir kez daha Anayasa çiğnendi.”

Atalay, AYM kararlarının “yetki gaspı” gerekçesiyle uygulanmamasının hukuk devleti ilkesine açık bir meydan okuma anlamına geldiğini vurguladı.

“Hak ihlali kararlarının uygulanması bağlayıcı değil, mahkemelerin tercihine bağlı hale geldi. Böylesi bir keyfiliğe adalet denilebilir mi?”

“Adalet Sözlerle Değil, Eylemle Gelir”

Can Atalay açıklamasında, yargı ve yürütme erklerinin yanı sıra TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve HSK’ya da seslendi:

“Bu durumda, Anayasa’nın ve yasaların açık emrine rağmen bir eşin, bir babanın, bir yurttaşın neden evinde değil de hapiste olduğunu hukuk adına nasıl izah edeceksiniz? Adalet, sözlerle değil eylemlerle gelir. Gözlerinizin önünde sürmekte olan bu zulme son verilmelidir.”

Atalay, açıklamasını Anayasa Mahkemesi’nin “Tayfun Kahraman hak ihlali kararı”nın uygulanması için tüm kurum ve yetkililerin harekete geçmesi çağrısıyla tamamladı.

Gezi Davası: Anaysal Krizin Derinleşen Sembolü

2013 Gezi Parkı protestolarına ilişkin davada aralarında Tayfun Kahraman, Osman Kavala, Mücella Yapıcı ve Can Atalay’ın da bulunduğu isimlere verilen hapis cezaları, hem Türkiye’de hem uluslararası hukuk çevrelerinde uzun süredir yargı bağımsızlığı ve insan hakları ihlalleri açısından tartışılıyor.

Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin “hak ihlali” kararlarına rağmen tahliyelerin gerçekleşmemesi, Türkiye’de anayasal düzenin fiilen askıya alındığı eleştirilerini güçlendiriyor.


  • NHY / TİP Basın Bürosu, Can Atalay’ın kişisel X (Twitter) hesabı [@CanAtalay1], Anayasa Mahkemesi Karar Arşivi, Artı Gerçek