CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye tarımının çöküşe sürüklendiğini belirterek üreticinin “değerinde satış yapamaması” nedeniyle toprağından koptuğunu söyledi. Gürer, “Bu tablo, Türkiye’nin kendi kendine yeten tarım ülkesinden ithalatçı bir ülkeye dönüşmesinin açık göstergesi” dedi. 2025 verilerine göre üretim kayıplarının milyon tonlarla ifade edildiğini vurgulayan Gürer, bütçede çiftçiye verilmesi gereken desteğin de yasal sınırın çok altında kaldığını hatırlattı.
Tarlada ürün çürüyor, tüketici alamıyor
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, sosyal medya platformu X (eski Twitter) üzerinden yaptığı paylaşımda, artan üretim maliyetleri ve düşük alım fiyatları nedeniyle çiftçinin üretimden çekildiğini belirtti. Gürer, Niğde’de patates hasadı sırasında yaşanan tabloyu “ülke genelinin özeti” olarak tanımladı:
“Niğde’de patates hasadı sürerken tüccar alım yapmıyor, çiftçi iri patatesi depoya koyuyor, diğer kısmı tarlada çürümeye bırakılıyor. Üretici ürettiği ürünü değerinde satamıyor, tüketici ise yüksek fiyatlar nedeniyle ürün alamıyor.”
Gürer’e göre bu tablo yalnızca Niğde’ye özgü değil; Türkiye genelinde bitkisel üretimde yaklaşık 10 milyon tonluk bir kayıp yaşanıyor.
“2025 verileri alarm veriyor”
Milletvekili Gürer, son iki yıldaki tarımsal üretim verilerinin Türkiye tarımının alarm verdiğini gösterdiğini belirtti. Paylaştığı verilere göre:
- Buğday üretiminde 4 milyon ton kayıp
- Mercimek üretiminde 194 bin ton azalma
- Ayçiçeğinde 400 bin ton, şeker pancarında 2 milyon ton düşüş
- Meyve üretiminde dramatik kayıplar:
- Elma: %48,3
- Kiraz: %70
- Şeftali: %46,1
- Limon: %34,8
- Zeytin: %34,7
Bu düşüşlerin, Türkiye’nin tarımsal üretim kapasitesinde tarihsel bir kırılmaya işaret ettiğini söyleyen Gürer, “kendi kendine yeten ülke” statüsünün fiilen sona erdiğini vurguladı.
“Çiftçiye verilmesi gereken destek bütçede yok”
Gürer’in açıklamasında en sert eleştirilerden biri, 2026 yılı bütçesinde tarıma ayrılan destek payına yönelik oldu.
Anayasaya göre milli gelirin %1’inin çiftçiye destek olarak verilmesi gerektiğini hatırlatan Gürer, bütçede yer alan 168 milyar TL’lik desteğin yasal zorunluluğun çok altında kaldığını belirtti.
“Verilmesi gereken miktar milli gelirin %1’i olan 722 milyar TL’nin çok daha üzerinde olmalı. Oysa ayrılan destek 168 milyar TL. Çiftçi, her geçen gün daha da borçlandırılıyor.”
Gürer ayrıca, çiftçinin toplam kredi borcunun 1 trilyon 1 milyar TL’yi aştığını, traktör ve tarlalarına haciz gelen binlerce üreticinin ayakta kalmak için mücadele ettiğini ifade etti.
Kamucu tarım politikası olmadan üretim krizi derinleşiyor
Ömer Fethi Gürer’in uyarısı, tarımda yapısal dönüşümün kamucu bir politikayla desteklenmediği sürece krizin derinleşeceğine işaret ediyor.
Artan girdi maliyetleri, destek eksikliği ve piyasa dengesizlikleri, hem üretici hem de tüketici açısından çift yönlü bir darboğaz yaratıyor.
Ekonomistler, Gürer’in işaret ettiği tabloyu “tarımsal çöküş sarmalı” olarak tanımlıyor: Üretici zarar ediyor, üretim azalıyor, arz düşüyor, fiyatlar artıyor, ithalat artıyor — ve döngü kırılamıyor.
Uzmanlara göre bu süreçte devletin alım garantili ve maliyet bazlı destek politikalarına dönmesi, kırsalda üreticinin yeniden toprağa tutunabilmesi açısından kritik önem taşıyor.
- NHY / Ömer Fethi Gürer, kişisel X hesabı (@fethigurer), 1 Kasım 2025 tarihli paylaşımı, TÜİK ve Tarım ve Orman Bakanlığı tarımsal üretim verileri (2024–2025 dönemi genel raporlarıyla karşılaştırmalı analiz)
- “Orman Yok Edip Fidan Diken Devlet Olmaz”: CHP’li Evrim Rızvanoğlu’ndan Tarım Bakanlığı’na Sert Tepki - 6 Kasım 2025
- İsias Davasında Bir Kez Daha Hayal Kırıklığı: “Sanıklar Gülerek Çıktı, Adalet Yine Enkaz Altında Kaldı” - 6 Kasım 2025
- Gazetecilere Yeni Kelepçe: Serbestlik Sonrası Yurt Dışı Yasağı - 6 Kasım 2025













