DİSK-AR, Ekim 2024 dönemine ait İşsizlik ve İstihdamın Görünümü Raporu’nu yayımladı. TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamalara göre, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı 11 milyon 245 bin kişi olarak belirlendi. Rapora göre, geniş tanımlı işsizlik oranı %27,6’ya ulaştı. Dar tanımlı işsizlik oranı ise %8,8 olarak açıklanırken, resmi işsiz sayısı 3 milyon 175 bin kişi oldu.
Son üç yıllık veriler, dar ve geniş tanımlı işsizlik arasındaki farkın giderek arttığını ortaya koydu. 2022 yılı Ekim ayında dar tanımlı işsizlik oranı %10,3 iken, geniş tanımlı işsizlik oranı %20,4’tü. Bu dönemde geniş tanımlı işsiz sayısı 7 milyon 658 bin olarak kaydedildi. 2023 yılı Ekim ayında dar tanımlı işsizlik %8,5’e düşmesine rağmen, geniş tanımlı işsizlik oranı %21,3’e çıktı ve geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyon 151 bine ulaştı. 2024 Ekim itibarıyla dar tanımlı işsiz sayısında bir miktar düşüş yaşansa da geniş tanımlı işsiz sayısı son iki yılda 3 milyon 587 bin kişi artarak 11 milyon 245 bine çıktı.
DİSK-AR, işsizliği azaltmak ve istihdamı artırmak için çeşitli önerilerde bulundu. Haftalık çalışma süresinin gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate indirilmesi ve fazla mesai sınırının 270 saatten 90 saate düşürülmesi gerektiği ifade edildi. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün “insana yaraşır iş” yaklaşımı doğrultusunda güvenli ve nitelikli istihdamın sağlanması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, İş Yasası’nın 25/II maddesinin yeniden düzenlenerek keyfi işten çıkarmaların önüne geçilmesi ve işsizlik sigortası fonunun amaç dışı kullanılmasına son verilmesi gerektiği belirtildi.
Fonun işverenlere yönelik teşvik ve destekler için kullanılmasına son verilmesi gerektiğine dikkat çekilirken, kamuda güvencesiz çalışma biçimlerinin kaldırılarak kadrolu ve güvenceli istihdamın artırılması talep edildi. Kamu girişimciliği ve hizmetlerinin istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınması gerektiği ifade edilerek, çırak, stajyer, kursiyer ve bursiyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılmasına karşı önlem alınması çağrısı yapıldı.
Rapor, işsizlik sorununun yalnızca ekonomik bir mesele olmadığını, toplumsal eşitsizlikleri derinleştiren ve ciddi sosyal sonuçlar doğuran bir kriz haline geldiğini ortaya koydu. DİSK-AR, çözüm için kapsamlı sosyal politikalar ve güçlü bir siyasi iradenin gerekli olduğuna işaret etti.